Daha önce de söylediğim gibi adım Emily ve ben bir alkoliğim. | Open Subtitles | كما قُلتُ قبل ذلك، اسمي إيميلي وأَنا مُدمنُه خمور. |
Daha önce de söylediğim gibi adım Emily ve ben bir alkoliğim. | Open Subtitles | كما قُلتُ قبل ذلك، اسمي إيميلي وأَنا مُدمنُه خمور. |
Neyse, söylediğim gibi, finansal durum çizelgemin, ...tıbbi tarihimin ve doğum belgemin bir kopyası burada... | Open Subtitles | على أية حال، كما قُلتُ لدي بيان عن ممتلكاتي ونسخة من تاريخي الطبي ونسخة من شهادة ميلادي |
Daha önce de söylediğim gibi, elimden ne gelirse. | Open Subtitles | كما قُلتُ سلفًا، أيّما أستطيع أن أقدّمه للمساعدة. |
dediğim gibi, politikacılar sadece kendi işlerini düşünür, tarihi değil. | Open Subtitles | كما قُلتُ لك، السياسيين يهتمون بشأن وظائفهم فقط وليس بشأن التاريخ |
Dün akşam söylediğim gibi, tek istediğim bilgi. | Open Subtitles | كما قُلتُ ليلة البارحة، جُلّ ما أحتاجه هو معلومات |
Her zaman söylediğim gibi, insanlar farkı olmaktan çok birbirlerine benzerler... | Open Subtitles | الأمر كما قُلتُ دائماً , الناس ...على حدّ سواء أكثر مِنْ أَنَّهُمْ مختلفون |
Tamam, söylediğim gibi bölmek istemem. | Open Subtitles | حسناً ,كما قُلتُ , لم أكن أنوى المقاطعة . |
Belki de daha önce söylediğim gibi. | Open Subtitles | حسناً، رُبّما كما قُلتُ من قبل |
söylediğim gibi, | Open Subtitles | حسناً، كما قُلتُ لكِ |
Daha önce dediğim gibi, henüz insanlar üzerinde denenmedi, ama laboratuar fareleri üç günde yaşlanmaya başladılar. | Open Subtitles | حسناً، كما قُلتُ من قَبل، إنهُ لَم يُجرَّب على الإنسان لكن جُرذان المُختبَر بدأَت تتقدَّم في العُمر بعدَ ثلاثَة أيام تقريباً |
dediğim gibi, rutin kontrol yapıyoruz. | Open Subtitles | كما قُلتُ لكَ إنه مجرد تحقيق روتيني |
dediğim gibi. | Open Subtitles | تماماً كما قُلتُ. |