Ölmekte olan gezegenlerini terk etmek zorunda kalıp bizimkini ele geçirmek için geldiler. | Open Subtitles | ,مُجبرين علي مغادرة كوكبهم المُحتضر آتوا ليحتلوا كوكبنا |
gezegenlerini yeniden inşa etmek için kaynaklarımızı alamaya gelmişler. | Open Subtitles | لقد قالوا بأنّهم هُنا لأجل مواردنا، لأجل إعادة بناء كوكبهم. |
...onların saldırı komutunu kapatmak için dizaylanmış bir virüs onların durup gezegenlerine dönmesini sağlayan. | Open Subtitles | فيروس صمم لإعادة برمجة أمر الهجوم لديهم بما يؤدى إلى تراجعهم و العودة إلى كوكبهم |
Ve Gezegenleri ikiye bölünürken, halkımın yanıp kül olmasına göz yumdu. | Open Subtitles | وتركتم شعبي يحترقون بينما كان كوكبهم يتحطم إلى نصفين |
Ana gezegenlerinin dondurucu soğuğunda yaşayabilmek için bir zırh geliştirdiler... | Open Subtitles | صنعوا درعاً للنجاة كي يستطيعوا العيش في كوكبهم الشديد البرودة |
Bu onların gezegeni olduğuna göre, yabancı olan biz değil miyiz? | Open Subtitles | بما انه كوكبهم, اليس نحن الغرباء؟ |
Belki onların gezegende "sorumluluk", "hıyar" anlamındadır. | Open Subtitles | ربما يعني إصطلاح "المسئولية" في كوكبهم أن تكون وغداً |
Bizim bilgisayarlarımızı vuran elektromanyetik dalga aynı etkiyi onların gezegenlerinde de göstermiş olabilir. | Open Subtitles | موجة الجاذبية التي ضربت حاسباتنا ضربت كوكبهم أيضاً |
Meteor, yok olan gezegenlerinden fırlayan bir parça. | Open Subtitles | النيزك هو قطعة من كوكبهم انطلقت في الفضاء عندما دمَّروا عالمهم |
gezegenlerini yeniden inşa etmek için kaynaklarımızı alamaya geldiklerini söylemişlerdi. Evet, özellikle bir kaynak için. | Open Subtitles | قالوا أنهم جاءوا لأخذ مواردنا لإعادة بناء كوكبهم |
gezegenlerini getiriyorlar. | Open Subtitles | إنهم لن ينقلون البشر بل سينقلون كوكبهم إلى هنا |
Sence oraya ulaştığımızda gezegenlerini tek parça halinde bulabilecek miyiz? | Open Subtitles | حسناً، هل تظن أن كوكبهم سيكون قطعة واحدة عندما نصل اليه؟ |
Ölmekte olan gezegenlerini terk etmek zorunda kalıp bizimkini almaya geldiler. | Open Subtitles | بعدما اضطروا لهجر كوكبهم المُحتضِر أتوا لسلبنا إيّانا |
Ölmekte olan gezegenlerini terk etmek zorunda kalıp bizimkini ele geçirmek için geldiler. | Open Subtitles | لقد أجبروا على مغادرة كوكبهم الميت و قد جاءوا للإستيلاء على كوكبنا |
Karargâhımızı ana gezegenlerine yakın kurduk ki hızlıca iletişime geçip saldırı filomuza yıldırım harekâtı emri verebilmek için. | Open Subtitles | لغزوهم السابق للأرض قُمنا ببناء قاعدتنا هنا لتكون أقرب موضع إلي كوكبهم الأم لكي يسمح لنا بالتواصل الفوري |
Silahlıların bulunduğu portalımızda sivilleri topluyorlar. Işınlamayla derhal gezegenlerine asker çıkartmalıyız. | Open Subtitles | انهم خطفوا مدنيين عبر بوابة ومما يؤدي بهم إلى كوكبهم. |
- Baba, Gezegenleri ölüyor. | Open Subtitles | دعنا لا نبدأ لعبة كلمات يا بني إن كوكبهم يموت يا أبي |
Sonrasında hesaplamayı doğru yaptıklarında gördüler ki... Puf! Gezegenleri gitmiş. | TED | وتبين أنه عندما قاسوها بشكل صحيح، فجأة... اختفى كوكبهم. |
Kendi gezegenlerinin de bizimki gibi istila edildiğini söylediler. | Open Subtitles | قالوا لنا إن كوكبهم كان قد تم غزوه مثلنا |
D'bariler bile gezegenlerinin patlayacağını bilmiyorlardı. | Open Subtitles | حتى الديباري لم يكونوا يعلمون بإن كوكبهم كان سينفجر |
Artık onların gezegeni değil. | Open Subtitles | لم يعد كوكبهم بعد الان |
Belki de geldiği gezegende, sorumluluk serserilik demektir. Öyle umalım. | Open Subtitles | -ربّما "مسؤولية" تعني في كوكبهم "سافل ". |
Eğer savaşmak istiyorlarsa bunu kendi gezegenlerinde yapsınlar. | Open Subtitles | إن أرادوا خوض حرب , فباستطاعتهم البحث عن كوكبهم الخاص |
Kuşaklar önce atalarımız dev gemilerle kendi gezegenlerinden... ..kaçırıldılar. | Open Subtitles | - - منذ أجيال مضت أسلافنا خطفوا من كوكبهم الأم - |
Gezegenden gezegene giden bu hırsızlar, sürekli kolay ganimet peşindedirler. | Open Subtitles | كوكبهم يساعد اللصوص فى البحث عن صيد سريع |
İnsanlar buradaki eşyaların yarısının ne işe yaradığını bile bilmiyor, ...dünyalarını bir günde işgal edebiliriz. | Open Subtitles | الجنس البشري لم يدرك مايمكن فعله بمثل هذه المعدات يمكن أن نحتل على كوكبهم خلال يومٍ واحد |