Avcımızın tüfeğini Keating'in kamyonetinde bulduğunu duydum. | Open Subtitles | أنا سمعت أنك عثرت على بندقية الصياد من شاحنة كيتينج |
1985'te federal denetçiler onu incelemeye başlayınca Keating, Alan Greenspan adında bir ekonomisti ise aldı. | Open Subtitles | عام 1985 عندما بدأ المدققون الفيدراليون فى التحرى عنه قام كيتينج باستئجار أقتصادى |
Greenspan denetçilere yazdığı mektupta Keating'in sağlam iş planlarını ve uzmanlığını övdü ve hissedarların parasıyla yatırım yapmasının bir riski olmadığını söyledi. | Open Subtitles | يدعى الان جرينسبان فى هذا الخطاب المرسل إلى المدققين الفيدراليين جرينسبان أشاد بخطة كيتينج |
Söylenene göre, Keating Greenspan'e 40.000 dolar ödemişti. | Open Subtitles | و قام كيتينج رسميا بدفع مبلغ 000 40 دولار لجرينسبان |
Bayan Keating'in kefalet talebini reddediyorum ve davasına kadar Philadelphia hapishanesinde tutuklu kalmasını emrediyorum. | Open Subtitles | ارفض طلب السيدة كيتينج للكفالة أمر بسجنها في سجن المقاطعة في ولاية فيلاديلفيا في انتظار المحاكمة .. |
O hâlde Joshua Keating ve kurbanımız kaçak avcı. | Open Subtitles | إذاً هذا يعني أن "جوشا كيتينج" وضحيتنا كانا يصيدان بصورة غير مشروعة |
Bence değil. Öyle olsaydı Keating arkadaşının intihar ettiğini söyleyip kurtulurdu. | Open Subtitles | أنا لا أقبل ذلك، لماذا لم يخبرنا "كيتينج" أن صديقه قتل نفسه فقط |
Keating köpeğinin heyecanlandığını söylemişti, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر كيف قال السيد "كيتينج" أن كلبه أصبح مثار جداً؟ |
Onların başı, Jennifer Keating ve Milton Alvaredo ile. | Open Subtitles | واهمهم جينيفر كيتينج و ميلتون ألفاريدو |
Bay Keating, bize niye doğruyu söylemediniz? | Open Subtitles | سيد "كيتينج" لماذا لم تخبرنا الحقيقة؟ |
Langer ve Keating. | Open Subtitles | لانجير او كيتينج |
Dr. Keating bu işin uzun zamandır devam ettiğini söylemişti. | Open Subtitles | الطبيب (كيتينج) قال أن هذا يحدث منذ مدة كبيرة |
Dersi veren Keating olmasa Sizce hepinizin bu sınıfta olma ihtimali var mıydı? | Open Subtitles | أتعتقدون ان هنالك طريقة تجعلكم هنا بهذا الفصل اذا (كيتينج) لا تدرسه؟ |
O akşam 10:30'da Hannah Keating polisi aramış. | Open Subtitles | (هانا كيتينج) اتصلت بالشرطة في العاشرة والنصف تلك الليلة |
Bay Gibbins'in Bayan Keating'e gidip ona soruşturmadan bahsettiğini ve bu yüzden öldürüldüğünü iddia ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نعتقد ان السيد (جيبنيس) ذهب الى منزل السيدة (كيتينج) واخبرها عن التحقيقات مما دفعها الى قتله. |
Bölge Savcılığı adına, Annalise Keating'in duruşma gününe kadar olan süreyi gözetim altında geçirmesine ilişkin mahkeme kararından memnunuz. | Open Subtitles | بالنيابة عن مكتب النائب العام في المقاطعة نحن سعداء بقرار القاضية لابقاء السيدة (كيتينج) في سجن الولاية |
Bayan Keating bu çirkin suçtan dolayı adalete teslim edildi. | Open Subtitles | ان تقدم السيدة (كيتينج) للمحاكمة على هذه الجريمة البشعة |
Bu rapor Bayan Keating'in yangını Bay Gibbins'i öldürmek için plânlayıp, devreye soktuğu yönündeki görüşümüzü destekler niteliktedir. | Open Subtitles | وهذا يؤكد اعتقادنا بأن السيدة (كيتينج)خططت ونفذت لهذا الحريق لقتل السيد (جيبنيس) |
Henüz olmaz Bay Keating. | Open Subtitles | "أخشى ليس الآن سيد "كيتينج |
Hannah Keating için sesli mesaj bırakın. | Open Subtitles | البريد الصوتي .. (هانا كيتينج) |