Bütün bu rakamların benim için iyi olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | اذا أنت تَقُولُ أن كُلّ هذه الأعدادِ جيدة بالنسبة لي؟ |
Kalenizden geçmemize müsade ederseniz, Bütün bu hazineler sizin olur. | Open Subtitles | إذا سمحت لنا بالمرور خلال قلعتِكَ، كُلّ هذه الكنوزِ لك. |
Bunca yıldır bana elkitabından bir şeyler öğrettiğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | تَعتقدُي بأنّك تُعلّمُني كُلّ هذه السَنَواتِ مِنْ الدليلِ؟ |
- Bunca yıldır hiç bir şey değişmedi mi? | Open Subtitles | لا شيء تَغيّرَ فيك بعد كُلّ هذه السَنَواتِ. |
tüm bu kavramlar, her ne kadar gösterişli söylemler olsalar da tek bir basit önyargıyı paylaşıyorlar, bu da, bir fikirin, genellikle muhteşem ve | TED | كُلّ هذه المفاهيم، مع كلّ ما تحويه من بلاغة، تشترك في هذا الإفتراض الأساسيّ، وهو أنّ الفكرة هي أمر فريد، |
tüm bu parçalardan kendi dublörünü yaratmış. | Open Subtitles | صنع نسخة مطابقة لنفسه مِنْ كُلّ هذه قطعِ الغيار. |
O, Bunların hepsi olabilir. | Open Subtitles | هو قَدْ يَكُون كُلّ هذه الأشياءِ. |
Bütün bu filmler nereden geliyor sanıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تَعمَلُ كُلّ هذه الأفلامِ تعال مِنْ على أية حال؟ |
Çok tuhaftır ama Bütün bu olaylar sen buraya geldiğin an ortaya çıkmaya başladı. | Open Subtitles | هو فقط سهل جداً ذلك بانك أظهرتَ التاييد كُلّ هذه الأشياءِ بَدأتْ بالحَدَوث. |
Bütün bu saçmalıktan kurtulacağımız için ne kadar mutluyum anlatamam. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ إخْبارك كيف مسرورُ نحن لوَضْع كُلّ هذه التصرف الصبياني للإرْتياَح. |
Ve Bütün bu şeyleri inşa ederken burada yaşayanların kalmak için karşılayamayacakları şekilde yapıyorlar. | Open Subtitles | وعندما يَبْنونَ كُلّ هذه المادةِ، يَجْعلونَه غير قابل للتحمل كلياً للناسِ الذي يَعِيشُ هنا للبَقاء هنا. |
Bütün bu kesikleri aynı alet yapmış. | Open Subtitles | أي أداة وحيدة جَعلتْ كُلّ هذه التخفيضاتِ. |
Yani, Bütün bu söyledikleri askeri operasyonda önemli bir rolü olması falan yalan mıydı. | Open Subtitles | لذا كُلّ هذه الأشياء تدور حول أنْ كل ما يقال عن الحسم العسكري عبارة عن كذبة. |
Bak, her şey... senin inanılmaz zekan... Bunca senedir arıyordu... hep içindeydi. | Open Subtitles | كُلّ شيء عقلكَ الإستثنائي يُريدُ كُلّ هذه السَنَواتِ |
Her şey... senin inanılmaz zekan Bunca senedir... arıyordu, hep içindeydi. | Open Subtitles | كُلّ شيء يريده عقلكَ الإستثنائي كُلّ هذه السَنَواتِ |
Bunca ün ve başarı... ve Bayan Sex À La Carte bir à la carte'a sahip olamayacak tek kadın. | Open Subtitles | هذا جنونُ كُلّ هذه الشهرةِ والنجاحِ والمرأة الوحيدة التي لاتمارس الجنس |
Bunca yıl, tüm evliliğimiz boyunca, her şeyle tek başına ilgilenmene göz yumdum: | Open Subtitles | كُلّ هذه السَنَواتِ، كُلّ في كافة أنحاء زواجِنا، تَركتُك للتَعَامُل معه كُلّ: |
Ve Bunca sene çıkıp ona ebeveynlik yapmış olabilir, çünkü biri yapmak zorundaydı. | Open Subtitles | ورُبَّمَا تقدمت وربتها كُلّ هذه السَنَواتِ لأن شخص كان يجب يفعل ذلك |
Bu hikayeyi duyurun, bu delilik işaretleri ve tüm bu endişeler deli kalbin yüzünden. | Open Subtitles | لذا سواء كان، تخلّي عن هذه القصصِ، كُلّ هذه إشاراتِ الجنونِ، كُلّ الناسِ القلقين يشكرون هذا القلبِ المجنونِ. |
tüm bu küçük şişman cinler ve melekler. Ve tüylü hayvanlar. | Open Subtitles | كُلّ هذه الملائكِة الصَغيرةِ السمينِة والملائكة مع الحيواناتِ المتوحشة |
Peki bu heyecanla söylediğin tüm bu yüksek ahlak, evlilikteki ihtiras saçmalıkları da neydi? | Open Subtitles | لذا ماذا كَانَ كُلّ هذه المبادىء الأخلاقيةِ العاليةِ، عاطفة ضمن الزواج انك ستنطلق؟ |
Bunların hepsi bir sınır oluşturmak için mi? | Open Subtitles | كُلّ هذه تستخدم لكي تكون بصف واحد؟ |