Ekipmanın düzgün olduğundan emin olmak için salin damlası ile başlayacağım. | Open Subtitles | سأبدأ بالتنقيط المالح لأتأكد من أن نظامك الوريدي يعمل بشكل مٌلائم |
Ama amniyotik sıvıyı çekmek istiyorum, herşeyin muntazam olduğundan emin olmak için. | Open Subtitles | كمية صغيرة من السائل الأمينى لأتأكد من أن كل شيء مرتب |
Yeni bankanızda her şeyin iyi olduğundan emin olmak için geldim. | Open Subtitles | مررت فحسب لأتأكد من أن كل شئ بخير تعلم، بموقفك المالي الجديد |
Herşeyin yolunda olduğundan emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | لأتأكد من أن كل شئ على ما يرام |
Radardaki arkadaşımızın bizi geçtiğinden emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | لأتأكد من أن رادار صديقنا تجاوزنا. |
Radardaki arkadaşımızın bizi geçtiğinden emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | لأتأكد من أن رادار صديقنا تجاوزنا. |
Buraya bu ailenin de aynısını yaptığından emin olmak için geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لأتأكد من أن تفعل هذه العائلة المثل |
Valinin özel kalemiyim ve idamının bir aksilik olmadan başarıya ulaştığından emin olmak için buradayım. | Open Subtitles | و أنا هنا لأتأكد من أن أعدامكَ سيجري بدون عوائق |
Niyetinin asil ve temiz olduğundan emin olmak için. | Open Subtitles | لأتأكد من أن نواياه محترمة |
Kendini her şeyden sıyırabilir ve emin olmak için tabutuna bir çivi daha çıkmam ...gerekti. | Open Subtitles | بسبب (سيرينا) ، إنها تفلت من كل شيء واحتجت لأتأكد من أن ما زال هناك مسمارًا آخرًا في نعشها |
Britta'nın onu ota alıştırmadığından emin olmak için oğlumun yanında kalmam gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن أبقى مع فتاي لأتأكد من أن لا تعطيه (بريتا) بعض الحشيش |
İncenin açık olduğundan emin olmak için Mara'yı yanımda götürmem gerek. | Open Subtitles | أريد "مارا" أن تأتي معي لأتأكد من أن الفجوة مفتوحة،حتى... |
Mendez ve ailesinin zarar görmediğinden emin olmak için 10 dakika istiyorum. | Open Subtitles | أنا أطلب 10 دقائق لأتأكد من أن (منديز) و عائلتها خارج منطقة الخطر |