Eğer bir arkadaşım aynı durumda olsaydı, ona kalmasını söylerdim. | Open Subtitles | لو كانت لدي صديقة بمثل هذه الموقف لأخبرتها بالبقاء |
Yerinde olsaydım, ona zarafetle yaşlanmasını söylerdim. | Open Subtitles | لو كانت مريضتي، لأخبرتها أن تشيخ بشكل رشيق. |
Eğer bugün aynı şey benim başıma gelseydi durumun bizim için engel olduğunu düşünüp oyunu kaybettiğimizi söylerdim. | Open Subtitles | لو كنت أنا بدلك عندما ذهبنا للمدرسة . لأخبرتها أننا هزمنا بسببها هي |
ona, git kendi sik derdim! Neden yanına almamış ki? | Open Subtitles | لأخبرتها بأن تذهب للجحيم لماذا لا تأخذه معها؟ |
Bilmiyordum. Bilseydim söylerdim. | Open Subtitles | ليس لدي أي فكرة بشأنه لو كُنت أعلم لأخبرتها |
Dostum, kahrolası eski karım, erkek arkadaşıyla Honolulu'ya giderken benden kahrolası köpeğine bakmamı isteseydi ona, git kendini becer derdim. | Open Subtitles | لو أن طليقتي اللعينة طلبت منـّي أن أعتني بكلبها اللعين بينما تذهب هي وعشيقها إلى هونولولو لأخبرتها بأن تذهب للجحيم لماذا لا تأخذه معها؟ |
Eğer ona gerçekten değer verseydin, sen de söylerdin. | Open Subtitles | لو كنت تهتم لأمرها حقا لأخبرتها بنفسك |
Nerede olduğunu bilseydim, ona söyleyebilirdim. | Open Subtitles | لو كنت أعرف مكانك، لأخبرتها |
Callie onun nerede olduğunu bilmesini isteseydi, ona söylerdi. | Open Subtitles | لو أرادتها (كالي) أن تعرف أين هي، لأخبرتها... لكانت أخبرتها. |