"لأسبوع واحد" - Traduction Arabe en Turc

• bir hafta
• Bir haftadır
• Bir haftalık
• Bir haftalığına

Ama aynısı benim başıma gelince bir hafta bile dayanamadım.
ولكن عندما حدث الأمر لي لم أتحمل حتى لأسبوع واحد

Şimdi, bu en az iki ayımızı alacak... ve bize sadece bir hafta yetebilecek erzağımız var.
و الآن سيأخذ منا على الأقل شهرين و نحن ليس لدينا مؤن تكفينا لأسبوع واحد.

Burada benimle kalmanı istiyorum. Lütfen. bir hafta dene bari.
أريدك أن تبقى هنا معي أرجوك حاول لأسبوع واحد

- Eee, ne kadar kalacaksın? - Bir haftadır buradayız. Fukawaka'da çekimim var.
حسناً، نحن هنا لأسبوع واحد سأصور في فوكاواكا

Bir haftalık ödül için 20,000 dolar.
جائزة مالية 20 ألف دولار لأسبوع واحد! إنّها كبيرة جدًّا!

Bazen bir günlüğüne bazen Bir haftalığına. Bazen bana hediyeler getirirdi. Sonra yine giderdi.
و يعود فجأةً بين حين و آخر أحياناً ليوم واحد أو لأسبوع واحد

Yirmidokuz yıl. Başladığımda şovumun bir hafta bile sürmeyeceğini söylediler.
مضى 29 سنة ، عندما وصلت لهذا البرنامج قالوا لن يستمر لأسبوع واحد

Onun gibi bir hafta yaşamak için insanlar 2000 dolar vermeli. Hiçbir şey yapma.
يجب أن ينفق الناس ألفي دولار ليعيشوا مثله لأسبوع واحد.

Benimle bir hafta Tuvalu'ya gel. Çok güzel olacağını ispat edeyim.
فلتأتى معى لأسبوع واحد,لثبت لكى أنها ستفلح

...bir hafta daha sabretmeliyim.
فقط يجب أن أظل فى مستوى منخفض لأسبوع واحد

Kalmaktan korkuyorsun. bir hafta yoktum, hiçbir işi halledemedin.
عذرا ,ذهبت لأسبوع واحد انظر ماذا فعلت فى هذا المنزل

Samanların biçilmesi gerekiyordu ama bu sadece bir hafta sürdü.
المرج كان لابد له أن يُحصد لكن ذلك لم بستمر سوى لأسبوع واحد

Tek istediğim bir hafta temiz kalman, tamam mı?
كل ما أطلبه أن تتوقف عن تعاطي المخدرات لأسبوع واحد اتفقنا ؟

bir hafta batakta kalırsak Kola ya da Pepsi gelir ve birkaç kuruşa bizi satın alır.
ولو أغلقنا لأسبوع واحد كوكاكولا أو بيبسي سيأتون إلي هنا ويشترونا مقابل سنتات قليلة فوق الدولار

bir hafta hasta, daha fazla değil. Yoksa ikimiz de gideriz.
أجازة مرضية لأسبوع واحد وإلا سيرحل كِلانا

Ve çalışmaya bir hafta son vermek tüm yerel ekonomiyi dibe vurdurabilir.
وإغلاق لأسبوع واحد يُمكنه أن يُدمر الإقتصاد الداخلى لدينا

Benim mahallemde bir hafta yaşarsan bunun seçenek olmadığını anlarsın.
تعالي وجربي العيش في حينا لأسبوع واحد فقط ... ومن ثم أخبريني ما إذا كان لديك الخيار

bir hafta bile olsa küçük zavallı mevcudiyetimin bir haftasında bile olsa mutlu olabildim.
و لأسبوع واحد أسبوع واحد فى حياتى الضئيلة ... الحزينة جعلنى سعيداً

-Sen Diane'i Bir haftadır tanıyordun -Ve bu yeterli değildi.
أما أنت فعرفت دايان لأسبوع واحد - ولم يكن كافياً -

Paris Bir haftalık tatil için çok uzak
باريس بعيده جدا لمجرد عطله لأسبوع واحد

Bir haftalığına bulmaca çözmesek de olur.
يمكننا أن نتجاوز الكلمات المتقاطعة لأسبوع واحد.