O kizla sirf farkli oldugunu göstermek için ask yasiyorsun. | Open Subtitles | تقع في غرامك تلك الفتاة فقط لأظهار كم أنت مثير |
Onlar inancımızı bayrağımız seviyelerine çıkartırken, bizim hiç olmadığımız kadar güçlü olduğumuzu herkese göstermek için omuz omuza durma vaktidir. | Open Subtitles | دعنا نَقِفُ سوية بينما يَرْفعونَ عزيمتنا كُلّ بوصة بارتفاع ذلك العَلَمِ لأظهار بأنّ إتحادِنا ما زالَ قوي |
Yeni sürü lideriyle düşüp kalkması bunu göstermek için harika bir yöntemdi. | Open Subtitles | ..مضاجعة زعيم قطيعها كان طريقة رائعة لأظهار ذلك.. |
Franklin'in uygunsuz hobilerinden birisi de sözlerin melodinin önüne geçtiğini göstermek için sevilen şarkı sözlerini yeniden yazmaktı. | Open Subtitles | واحدة من هوايات فرانكلين البغيضة كانت أعادة كتابة كلمات الأغاني المفضلة لأظهار كيف أنهم يعوقون اللحن |
O senin için çıktı. Şükran duygularını göstermekte garip bir yol izliyorsun. | Open Subtitles | لقد تحدته من اجلك لديك طريقة عجيبة لأظهار الأمتنان |
Bir silahı bana doğrultmak bunu göstermek için tuhaf bir yol. | Open Subtitles | تصويب مسدس ناحيتي هي طريقة غريبة لأظهار ذلك |
Peki biz minnetimizi göstermek için ne yaptık? | Open Subtitles | وماذا نفَعلُ لأظهار إمتنانِنا؟ |
Büyükelçimiz Kang So Song'a saygımızı göstermek için altın ve gümüşten cüppe yaptırmalıyız. | Open Subtitles | نحنُ يجبُ علينا تصميمُ سُتراتً فضية و ذهبية لأجل سفيرنا "كانغ سو سونغ" لأظهار أحترامنا له |
Desteğimi göstermek için. | Open Subtitles | لأظهار مساندتي فحسب |
Ve bence Bay Churchill, Müttefiklerin bu konudaki tavrını göstermek için bunun iyi bir yol olduğunu düşünmüyordu. | Open Subtitles | وأعتقد أن مستر (تشرشل) شعر ... بأن هذه ليـست أفضل طـريقـه لأظهار وضع الحلفاء للعدو... |
O senin için çıktı. Şükran duygularını göstermekte garip bir yol izliyorsun. | Open Subtitles | لقد تحدته من اجلك لديك طريقة عجيبة لأظهار الأمتنان |