Katherine, Burada olmana sevindim. Mutlaka konuşmalıyız. | Open Subtitles | "كاثرين" ، أنا سعيدة لأنكِ هنا يجب أن نتحدث |
Sorun sen değilsin anne, Burada olmana sevindim. | Open Subtitles | "لستِ السبب يا أمي." "أنا سعيدة لأنكِ هنا." "تتحدثين كمرأة متزوجة" |
Haklısın. Tek söyleyebileceğim, burada olduğuna memnunum. | Open Subtitles | كل ما يمكنني قوله هو أنني ممـتـن لأنكِ هنا |
Bu muhteşem. burada olduğuna çok sevindim. | Open Subtitles | هذا رائعٌ جداً، أنا مسرور جداً لأنكِ هنا. |
Burada olmandan çok memnunuz. | Open Subtitles | نحن مسرورون لأنكِ هنا |
Burada olduğun için ilerleme kaydediyoruz. | Open Subtitles | أحرزنا بعض التقدم، لأنكِ هنا |
Burada olmana sevindim. | Open Subtitles | أوه , أنا مسرور جداً لأنكِ هنا أوو |
Burada olmana sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنكِ هنا. |
Burada olmana sevindim. | Open Subtitles | أنا فحسب.. سعيدٌ لأنكِ هنا |
Burada olmana sevindik. | Open Subtitles | نحن سعداء لأنكِ هنا |
Katkın benim için çok değerli Claire. Burada olmana sevindim. | Open Subtitles | أقدر لكِ مساهمتك يا (كلير) وسعيد جداً لأنكِ هنا |
- Senin Burada olmana çok seviniyorum. | Open Subtitles | -أنا سعيد حقاً لأنكِ هنا |
Ah, burada olduğuna sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيده لأنكِ هنا |
burada olduğuna sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنكِ هنا |
Fawn, burada olduğuna sevindim. Ben de öyle. | Open Subtitles | فون)، أنا سعيدة لأنكِ هنا) - وكذلك أنا - |
Victoria, burada olduğuna sevindim. | Open Subtitles | فيكتوريا) ، أنا سعيدة لأنكِ هنا) |
burada olduğuna sevindim, Sybil. | Open Subtitles | إنني مسرورة لأنكِ هنا (سيبل) |
Burada olduğun için mi? | Open Subtitles | لأنكِ هنا ؟ انا أوافق على ذلك |
Burada olduğun için mutluyum. | Open Subtitles | انا مسرور لأنكِ هنا |