"لأنه لا يمكن" - Traduction Arabe en Turc

    • çünkü
        
    Ve bence yakalanırsın da çünkü o bunu örtbas edemez. TED وسيُقبض عليكِ على ما أعتقد، لأنه لا يمكن التغاضي عنه،
    Küçük bir bölümü olacak, çünkü güvenemezsin. TED ذلك يعني، أنها ستكون جزء صغيرا، لأنه لا يمكن أن نعتمد عليها.
    Ve ikinci olarak bir karıncanın yeteneği bu modeli tayin edebilmesi için çok ham olması gerektiğidir... ...çünkü hiçbir karınca karmaşık hesap yapamaz. TED والشيء الثاني هو أن قدرة نملة لتقييم هذا النمط يجب أن تكون بسيطة جدا، لأنه لا يمكن لأي نملة العد المعقد.
    Sonra biz gidip, bilgiyi bulmalarına yardım ettik çünkü dünyadaki hiç kimse tek başına başaramaz. TED ومن ثم نساعدهم ليكتشفوا المعرفة، لأنه لا يمكن لأي شخص في هذا العالم أن ينجح بمفرده.
    çünkü bu sadece sağlık hizmetleri öncülerine bırakılamaz. TED لأنه لا يمكن ترك هذا لرؤوساء الرعاية الصحية.
    Ve bunu unuttuğumuzda ve bunu kontrolde tutacak bir şeyimiz yoksa, veriyi çöpe atmak çok kolaydır çünkü sayısal değer olarak ifade edilemez. TED وعندما ننسى ذلك وعندما لا نملك ما نستطيع التأكد منه من السهل إلقاء البيانات جانبًا لأنه لا يمكن ترجمتها كقيمة رقمية.
    çünkü elini kaybettiğinden beri kimseyi sevemiyor. Open Subtitles لأنه لا يمكن أن يحب أحداً بعد أن فقد يده و فتاته
    çünkü onlara yazılan bir mektubun yanlış yere gitmesi olanaksızdı. Open Subtitles لأنه لا يمكن أن يضل الخطاب إلى سكوتلانديارد طريقه
    Belki onu göremiyoruz çünkü görülmüyor. Açık şekilde yani. Sence bu ne ? Open Subtitles ربما نحن لا نراه لأنه لا يمكن أن يرى فى أى طريق واضح ، ماذا تعتقدين هذا ؟
    çünkü bütün gün kapalı kalamazsın. Open Subtitles لأنه لا يمكن أن تبقي حبيسة بالداخل طوال النهار يا أمي.
    Kıskanıyorsun çünkü senin saçın şunu yapamıyor. Open Subtitles أنت فقط غيور لأنه لا يمكن لشعرك عمل هذا.
    çünkü her Allah'ın günü değişmeye çalışıyorum ama... daha akşam olmadan yine her şeyi berbat ediyorum. Open Subtitles لأنه لا يمكن أن يصبح شخصاً يحاول أن يكونه كل يوم من دون أن يفسد الأمر بحلول موعد العشاء
    Bu asla bilinemeyecek, çünkü kimse iki deneyimi de geçiremez. Open Subtitles لا أحد يمكنه أن يعلم لأنه لا يمكن لأحد أن يختبر الإثنين معاً
    çünkü siz satabileceğinizi düşündüğünüz kitabın son bölümünü bulamadınız. Open Subtitles لأنه لا يمكن أن تجد الفصل الأخير من كتابه، واحد منكم يعرف هل يمكن أن تبيع.
    Şey, çünkü bir kere ayakları üzerinde düşünemezler. Open Subtitles حسناً، لأنه لا يمكن أن يفكر وهو على قدميه.
    Niye, çünkü hiçbir kız Billy Morgan'dan hoşlanamaz, değil mi? Open Subtitles لماذا ، لأنه لا يمكن لأى فتاة أن تعجب ببيلي مورغان لهذا الحد ، أليس كذلك؟
    çünkü ofislerine sadece kayaklarıyla ülkenin öbür tarafına gidenler girebiliyor. Open Subtitles لأنه لا يمكن الوصول لمكتبهم إلا بالتزلج عبر البلاد.
    Ama mutlaka buna değiyordur, çünkü kimse başına neler geldiğini bilmez orada. Open Subtitles لا بدّ من أنّ ذلك جدير تماماً بالعناء لأنه لا يمكن لأحد معرفة ما حصل لكِ
    Ama değiyor olmalı çünkü orada kimse neler yaşamış olduğunu bilemez. Open Subtitles لا بدّ من أنّ ذلك جدير تماماً بالعناء لأنه لا يمكن لأحد معرفة ما حصل لكِ
    Bu adamın tek dediği, Hükümet'in ulaşamayacağı bir yere götüreceği çünkü hükümetteki kimsenin o kadar güce sahip olmaması gerek. Open Subtitles كلّ ما قاله هذا الرجل، انه لا يستطيع الذهاب إلى الحكومة لأنه لا يمكن لأيّ حكومة، ملك قوة كتلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus