Vücut ağırlığını taşıyabilen iki tane sağlam bacağı olduğu için. | Open Subtitles | هذا لأن لديه ساقان تعملان قادرتان على حمل جسده بالكامل |
Kısmen yapısı bu olduğu içini, kısmen de acı verici düşünceleri olduğu için. | Open Subtitles | -جزئيا لأن هذه هى طبيعته -و جزئيا ، أيضا لأن لديه أفكار مؤلمة |
- İyi bir evin olduğu için minnettar olmalısın oğlum. | Open Subtitles | يجب أن يكون شاكراً لأن لديه منزلاً . جميلاً , يابني |
Yarı ayağı var diye artık tam bir erkek olmadığını sanıyor. | Open Subtitles | إنه يعتقد لأن لديه نصف قدم ، فإنه ليس رجلا بالمطلق |
Sırf sakalı var diye ona şeytan diyorsun. | Open Subtitles | يا إلهي, فقط لأن لديه لحية تصنفه على أنه شرير ؟ |
O adamın yaptığından emin Çünkü bir kaçış planı ve birinci sınıf mazereti var. | Open Subtitles | إنهُ بالتأكيد الرجل الذي فعل ذلك لأن لديه خطة هروب وهذه تصب في صالحه |
Bacakları çok güçlü olduğu için harika bir maratoncuydu. | Open Subtitles | كان متسابق مراثون رائع .. لأن لديه ساقان قويتان |
Onu buraya sorunu olduğu için getirdik. | Open Subtitles | كنافيطريقنالإحضارهإلىهنا، لأن لديه تلك المشكله |
Yani, o sanıyor ki parası olduğu için ve ve Spence lanet olası Montgomery olduğu için istediği her şeyi yapabilir. | Open Subtitles | أعني, إنه يظن فقط لأن لديه المال ولأنه سبينس مونتغمري |
Eski eşinden bir çocuğu olduğu için ilişkinizi yürütemediniz. | Open Subtitles | لكن علاقتكم لم تنجح لأن لديه إبن من الزواج السابق |
Lösemi olduğu için itmedim onu. | Open Subtitles | أنا لم أدفعه للعودة لأن لديه سرطان الدم. |
İki sene önceki ameliyattan kalan adhezyonları olduğu için açık ameliyat yapmak zorundayız. | Open Subtitles | سيكون علينا القيام بعملية مفتوحة لأن لديه إلتصاقات |
Bitli olduğu için mi yoksa benim çocuk yiyen bir cadı olduğum için mi bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف اذا كان لأن لديه قمل او لأنني ساحرة أكل الأطفال. |
Şimdi senin gibi güzel bir kızı olduğu için mutlu olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه سعيد الآن لأن لديه إبنة جميلة مثلكِ |
Oğlum hayatımı kurtardı ve hepiniz onun şeytan olduğunu söyleyip duruyorsunuz sırf kocamda olması gereken erkek cesareti onda olduğu için. | Open Subtitles | إبني أنقذ حياتي وكلكم تواصلون القول أنه شرير فقط لأن لديه الشجاعة ليكون الرجل |
Kişilik bozukluğu var diye okula gitmiyor olabilir. | Open Subtitles | ربما لم يذهب للمدرسه، لأن لديه وسواس قسري |
Elektriği var diye kaçıp saklanmam mı gerekiyor? | Open Subtitles | والآن علي أن أهرب وأختبيء لأن لديه طاقة ؟ |
Arabamı restorantın önündeki herhangi bir adama verebilirim sırf kısa kırmızı bir ceketi var diye. | Open Subtitles | أعطي سيارتي إلى أي أحد أمام المطعم... لأن لديه سترة حمراء قصيرة... |
Arabamı restorantın önündeki herhangi bir adama verebilirim sırf kısa kırmızı bir ceketi var diye. | Open Subtitles | أعطي سيارتي إلى أي أحد أمام المطعم... لأن لديه سترة حمراء قصيرة... |
-Sabıka kaydı var diye bir zenciyi işe aldın. | Open Subtitles | عينت رجلاً أسود لأن لديه سجلاً بالأحداث - لا - |
Çünkü bir zaman makinesi var, şapşal! | Open Subtitles | لأن لديه آلة زمنية أيها الغبية |
Çünkü bir sürü talebi var. | Open Subtitles | لأن لديه الكثير من المطالب ولا ينفكّ يزيد عليها... |