Tüm çaba sonra bu hain durdurmak için New York, yanan, çok gününde, deneme, sakat tercih Hükümetin durumda? | Open Subtitles | بعد كل جهودك , لأيقاف ذلك الخائن من أحراق مدينة نيويورك , انت , على اليوم بذاته ليوم المحكمة |
O sadece bir değişim istedi. Bu yalanları durdurmak için. | Open Subtitles | كان يريد أن يقوم بأي تغيير لأيقاف أللأكاذيب |
ama aslında, buradan görünen yarışın takibi gayet güzel yarışı durdurmak için hiçbir sebep yok. | Open Subtitles | في الحقيقة, ومن وجهة نظر محايدة بشكل تام، لا يوجد اي سبب لأيقاف السباق. |
Siz çoğalıcıları durdurmanın yolunu bulmaya çalışırken biz de isyanı yeniden başlatmalı ve bizi ezenleri yenmeliyiz. | Open Subtitles | نحن سنقوم بتجديد الانتفاضة,ونقهر مضطهدينا بينما أنت تجد الوسائل لأيقاف أولائك المستنسخين |
Glinda ve Büyücü arasındaki savaşı durdurmanın tek yolu bu. | Open Subtitles | إنها الطريقة الوحيدة لأيقاف الحرب بين غليندا والعرًاف |
Hala Vaatu'yu durduracak bir yol olabilir. Nasıl? | Open Subtitles | قد يكون لايزال هناك طريقة لك ِ لأيقاف أونولاك |
Bunu durdurmak için elimden gelen bir şey olsa yapardım. | Open Subtitles | لو امكنى أن أفعل شىء لأيقاف حالتها لفعلت |
Onun peşindeki yaratığı durdurmak için bir silaha ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاج إلى سلاح لأيقاف مخلوق يقوم بملاحقتها |
Bunu durdurmak için bir planımız olduğunu söylemem gerek. | Open Subtitles | أحتاج أن أخبره أن لدينا خُطة لأيقاف هذا الشئ. |
Hemen harekete geçerseniz, hâlâ Balan'ı durdurmak için vakit var Sayın Büyükelçi. | Open Subtitles | سيدتي السفيره لا زال هنالك وقت لأيقاف بالن اذا تصرفتي الان |
Bu cadıları durdurmak için tek ve son şansımız olabilir. Ve çocuğu kurtarmak için. | Open Subtitles | هذا هو أملنا الوحيد والاخير لأيقاف الساحرات |
Tehdidi durdurmak için en iyi şansımız düğünün gerçekleşmesinden emin olmak. | Open Subtitles | اظن ان افضل فرصنا لأيقاف التهديد هي التأكد من حدوث حفل الزفاف |
Bunu durdurmak için yapabileceğin tek şey suçunu itiraf etmek. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي تستطيعين فعله لأيقاف هذا هو الإعتراف |
Aslında büyük ayini durdurmanın yegâne yolu vardır. | Open Subtitles | هنالك طريقة واحدة لأيقاف الطقس العظيم |
Bir katili durdurmanın tek yolu onu yakalamaktır Seaver. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لأيقاف قاتل (هى القبض عليه، (سيفر |
Bunu durdurmanın tek bir yolu var. | Open Subtitles | هنالك طريقة واحدة لأيقاف هذا |
Samaritan'ı durdurmanın tek yolu bu. | Open Subtitles | لكن هذه هي الطريقة الوحّيدة لأيقاف (السامري) |
Moloch'u durdurmanın yolunu bulduk. | Open Subtitles | (وجدنا طريقةً لأيقاف (مولوك |
Hala Vaatu'yu durduracak bir yol olabilir. | Open Subtitles | قد يكون لايزال هناك طريقة لك ِ لأيقاف أونولاك |
Interpol gençlerin Çağrı'ya internet aracılığıyla katılmalarını durduracak bir plan üzerinde çalışmak için beyin takımı oluşturuyor. | Open Subtitles | الانتربول يقوم بتجميع مركز أبحاث في حالات الطوارئ ليصنعوا خطه لأيقاف دعوات توظيف الشباب عبر الانترنت |