Evde fahişelerle parti yapabilesin diye beni evden çıkarman içindi! | Open Subtitles | هذا كان لإخراجي من المنزل حتي يمكنك إقامة هذه الحفله الضخمه مع العاهرات. |
Beni buradan çıkarman ne kadar sürer? | Open Subtitles | كم يتطلبك من وقت لإخراجي من هنا؟ |
Ve onu öldürmeden beni çıkarmanın tek yolu ayrılmaya karar vermem. | Open Subtitles | والسبيل الوحيد لإخراجي بدون قتله هو إذا قررتُ المغادرة من تلقاء نفسي |
Onu öldürmeden beni çıkarmanın tek yolu ayrılmaya karar vermem. | Open Subtitles | والسبيل الوحيد لإخراجي بدون قتله هو إذا قررتُ المغادرة من تلقاء نفسي |
İki ton molozun altında gömülü kaldığımda adamlarım beni çıkarmak için hayatlarını riske attılar. | Open Subtitles | عندما دُفنت أسفل طنين من الأنقاض رجالي غامروا بحياتهم لإخراجي |
Cady, geri dönme riskime rağmen beni hapisten çıkarmak için... senin ve diğer herkesin yaptıkları için çok minnettarım. | Open Subtitles | كيدي , لدي إحترام شديد لما قمتي و كل شخص أخر به لإخراجي من السجن لمجازفة العودة إلى هناك مجدداً |
İçeride olmama rağmen senin burada beni çıkarmaya çalıştığını biliyordum. | Open Subtitles | عرفت حتى بالرغم أنني مسجون أنك في الأغلب ستكون في الخارج تحاول فعل كل مافي وسعك لإخراجي |
Esas bir günlüğüne de olsa beni merkezden çıkardığın için ben teşekkür etmeliyim. | Open Subtitles | اسمع، أنا علي شكرك لإخراجي من المكتب اليوم |
O çukura ben düşseydim, çıkartmak için helikopter çağırmaları gerekirdi. | Open Subtitles | لو كنت وقعت في تلك الحفرة لكانوا أحضروا طائرة هليكوبتر لإخراجي من هناك |
Beni delikten çıkarttığın ve Emerald City'e geri dönmemi ayarladığın için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شُكراً لإخراجي من الحَجز و لترتيبكَ عودتي إلى مدينة الزمرد |
Beni buradan çıkarman gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاجك لإخراجي من هنا |
Öğrenmek istiyorsan, beni buradan çıkarmanın bir yolunu bulursun! | Open Subtitles | إذا كنت تريد أن تجدها فلتعثر على طريقة لإخراجي من هناك! |
Beni buradan çıkarmanın bir yolunu mu buldun? | Open Subtitles | هل وجدت طريقة لإخراجي من هنا؟ |
Beni hapisten çıkarmak için yaptıklarına nasıl teşekkür etsem azdır. | Open Subtitles | لم تواتيني فرصة لأشكرك على كل ما فعلته لإخراجي من السجن |
Bu sadece beni evden çıkarmak için bir şey ve biraz da ek gelir. | Open Subtitles | هذا هو مجرد شيء لإخراجي من المنزل، و القليل من المال الاضافي القادمة. |
Beni içeri tıkmak için bu kadar uğraşmışken, beni çıkarmaya çalışman komik değil mi? | Open Subtitles | تقاتل لإخراجي في حين أنك قاتلت لسجني يُغثيني، لكنك ستمنحني شيئاً في المقابل |
Bu beni buradan çıkarmaya yeter, değil mi? | Open Subtitles | هذا يكفي لإخراجي من هنا، أليس كذلك؟ |
Bir de: "Beni hapisten çıkardığın için teşekkür ederim." | Open Subtitles | - لمذا لا تجرب قول شكرا لك فينس لإخراجي من السجن |
Beni hapisten çıkardığın için sana borçluyum. | Open Subtitles | .أنا مدين لك لإخراجي من السجن |
Arkadaşım beni buradan çıkartmak için canını dişine takıyor. | Open Subtitles | صديقي يبذل قصاري جهده لإخراجي من هنا |
Aman Tanrım. Beni dışarı çıkarttığın için teşekkürler, dostum. | Open Subtitles | بحق المسيح شكراً لإخراجي من هناك يا رجل |