"لإصلاح ذلك" - Traduction Arabe en Turc

    • Bunu düzeltmenin
        
    • bunu düzeltmek için
        
    • bunu düzeltme
        
    • bunu çözmek için
        
    • onarmak
        
    - Bunu düzeltmenin bir yolu olmalı. Open Subtitles حسناً، لابد وأن هناك طريقة لإصلاح ذلك
    Ama Bunu düzeltmenin bir yolunu bulacağım. Bodrumda zaman makinen mi var? Open Subtitles .لديّ طريقة لإصلاح ذلك - أتملكين آلة للزمن في قبوكِ؟
    Bu kadınla işleri gerçekten batırdım, ve bunu düzeltmek için bu tek şansım. Open Subtitles لكنني فعلاً أفسد الأمور مع تلك المرأة وهذه هي فرصتي الوحيدة لإصلاح ذلك
    ve bunu düzeltmek için elimizden geleni yaptığımızı söyle ve de özür dile. Open Subtitles وسنفعل كل ما يمكننا فعله لإصلاح ذلك وأنكِ آسفة
    Tıpkı benim yaptıklarını bağışlamayı ve sana bunu düzeltme fırsatı tanımayı seçmem gibi. Open Subtitles مثلي أنا، فقد إخترت مسامحتك على ما فعلته و أعطائك فرصة لإصلاح ذلك
    Ama bize bunu çözmek için zaman vermen gerek. Open Subtitles لكن عليكِ منحي بعض الوقت لإصلاح ذلك
    Botu onarmak için 62,581.43 $ gerekiyormuş. Open Subtitles أعطيتك 62,581.43 دولار لإصلاح ذلك المركب.
    Bunu düzeltmenin bir yolu varsa, Gibbs ve Carrie onu bulacaktır. Open Subtitles إذا كان هناك طريقة لإصلاح ذلك جيبز) و (كاري) سيعثرون عليها)
    Bunu düzeltmenin bir yolu olmalı. Open Subtitles لابد أن هناك طريقة لإصلاح ذلك
    Bunu düzeltmenin bir yolu olmalı. Open Subtitles لابد أن هناك طريقة لإصلاح ذلك
    Bunu düzeltmenin bir yolunu bulacağız. Open Subtitles سوف نجد طريقة لإصلاح ذلك
    Bunu düzeltmenin bir yolu var. Open Subtitles هناك طريقة لإصلاح ذلك
    Bunu düzeltmenin vakti geldi. Open Subtitles حان الوقت لإصلاح ذلك
    bunu düzeltmek için tek bir şey yapabilirsin. Bekle. Open Subtitles و الشيء الوحيد الذي يمكنكِ فعله لإصلاح ذلك هو الإنتظار
    Artık bunu düzeltmek için elimden hiçbir şey gelmez. Open Subtitles والآن لا يُمنكنني... لا يُمكنني فعل أيّ شيء لإصلاح ذلك.
    bunu düzeltmek için elimden ne geliyorsa yapacağım. Open Subtitles سوف افعل اي شي استطيعه لإصلاح ذلك
    Ben bunu düzeltmek için buradayım. Open Subtitles أنا هنا لإصلاح ذلك.
    Bak, eğer barı geri almayla tehdit edecek kadar çılgına dönmesinin sebebi Lux ise bunu düzeltmek için bir şey yap. Open Subtitles اصغِ لو كانت (لاكس) هي السّبب في زيادة غضبه بما يكفي لتهديدك بسحب الحانة، إذن فلتفعل شيئاً لإصلاح ذلك
    bunu düzeltmek için savaşa giriyorum. Open Subtitles سأذهب لحرب لإصلاح ذلك
    Ama şimdi Tanrı bize bunu düzeltme fırsatı verdi. Open Subtitles لكنّ الربّ منحنا الفرصة لإصلاح ذلك الآن
    Ama bize bunu çözmek için zaman vermen gerek. Open Subtitles لكن عليكِ منحي بعض الوقت لإصلاح ذلك
    Botu onarmak için 62,581.43 $ gerekiyormuş. Open Subtitles أعطيتك 62,581.43 دولار. لإصلاح ذلك المركب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus