| Güvenlik kamerasında görüntüleri var. Birileri mutlaka onu bir yerlerde görmüş olmalı. | Open Subtitles | فقد رصدناها بكاميرا المراقبة لابدّ و أنّ أحدهم قد رآها بمكان ما |
| Buradan yola çıkarak ulaşacağı başka birşey olmalı. | Open Subtitles | لابدّ و أنّ هناك ثمّة شيء يستفيد به من هذا الأمر |
| Eğer fazla para ödediyse, parasını geri almak için bir yol bulmuş olmalı. | Open Subtitles | حسناً، لو أنه دفع أكثر ممّا يجب، لابدّ و أنّ لديهِ وسيلة لربح هذا المال مجدّداً |
| Yapabileceğim birşeyler olmalı. | Open Subtitles | لابدّ و أنّ هناك ثمّة ما يمكنني فعله مبادرة "هيوز |
| Altüst edilmişti. Biri doğru iz üzerinde olduğunu düşünmüş olmalı. | Open Subtitles | كان قد نُهب، لابدّ و أنّ ثمّة من يعتقد أنه على المسار الصحيح! |
| Sık sık uzaklara gidiyor, zor olmalı. | Open Subtitles | إنه يسافر كثيراً، لابدّ و أنّ ذلك أمراً عسيراً! |
| Yanlış kişinin eline geçmiş olmalı. | Open Subtitles | لابدّ و أنّ الشخص الخطأ قد علمَ بالأمر |
| Babanızla problemli bir ilişkiniz olmalı. | Open Subtitles | لابدّ و أنّ علاقتك بوالدك كانت معقدّة |
| Gördüğüm bu olmalı. | Open Subtitles | لابدّ و أنّ هذا ما رأيته |
| Skynet gelecekte benim robotlarını baştan programlamamı istemiyor olmalı. | Open Subtitles | لابدّ و أنّ (سكاي نت) لا يريدُني أن أعد البرمجة في المستقبل |
| Başka seçenekler olmalı. | Open Subtitles | لابدّ و أنّ هناك ثمّة بدائل |
| Palmer, Tom Clancy ve Soldier of Fortune hakkında çok okumuş olmalı. Evet, bayağı iyi. | Open Subtitles | لابدّ و أنّ (بالمر) قد قرأ الكثير "من روايات (توم كلانسي) و "جنديّ من ثورة . أجل، إنّه بارع للغاية |