Yatıya kalmak için uygunsuz bir film seçtiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | انا اسف جدا لاختياري لفيلم غير مناسب للمشاهدة في وقت المبيت الجماعي |
Hala işleri yürütebilmek için seni seçtiğim için beni suçluyor. | Open Subtitles | انه لا يزال يلومني لاختياري لك لاداره الأعمال التجارية. |
Beni futbol takımına seçtiğiniz için size çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لك من أعماق قلبي.. لاختياري في فريق كرة القدم |
Beni seçtiğiniz için teşekkürler minnetimi size sonunda gösterebileceğim. | Open Subtitles | شكراً لكم لاختياري لأعيد شيئاً بالمقابل لمنزلكم |
Onu takım lideri seçmemin bir nedeni var ve onunla anlaşmanı istememin de. | Open Subtitles | هناك سبب لاختياره كقائد للفريق و هناك سبب ايضا لاختياري لك للتعامل معه |
Wheeler'ı seçmemin temel nedeniydi. | Open Subtitles | لاختياري ويلر على المدارس الأخرى |
Hopkins'i seçtiğim için beni cezalandırıyor. | Open Subtitles | إنها تعاقبني لاختياري "هوبكنز". |
Bakın, beni görev kuvvetine seçtiğiniz için teşekkür ederim ama başka birini bulursanız çok mutlu olurum. | Open Subtitles | اسمع، أشكرك لاختياري لقوّة المهمّات وكلّ شيء، ولكن... أقدّر لو وجدت شخصاً آخر |
Diğerlerini değil de beni seçtiğiniz için. | Open Subtitles | لاختياري من بين كل الآخرين |
Sabit uyduların en iyi şey olmadığıyla ilgili çok gerekçe var, fakat neden olduklarıyla ilgili de var ve iki milyar dolarla, 100 milyondan çok daha fazla insanı dâhil edebilirsiniz, fakat ikiyi seçmemin nedeni ve bunu son yansım olarak bırakacağım, iki milyar dolar Afganistan'da her hafta yaptığımız harcamaydı. | TED | هناك العديد من الأسباب التي لا تجعل منها أفضل فكرة، ولكن هناك أخرى تقول عكس ذلك، ومقابل ملياري دولار فقط، يمكنكم ربط أكثر من 100 مليون شخص، لكن السبب لاختياري مليارين فقط، وسأختم بهذه النقطة، أن ملياري دولار هو ما نصرفه بأفغانستان في كل أسبوع. |
Greg ve Leslie' yi seçmemin bir sebebi vardı. | Open Subtitles | هناك سبب لاختياري (غريغ) و(ليزلي)، حسنا؟ |