Ondan önce onu bulacaklarından eminim ve o zaman ben de seninle burada olacağım hiçbir yere gitmiyorum tamam mı? | Open Subtitles | أنا واثق من أنها سوف تجد له قبل ذلك. وسوف أكون هنا معك. أنا لا أذهب إلى أي مكان، حسنا؟ |
Bilgin olsun, aslında ben bu okula gitmiyorum. | Open Subtitles | لمعلوماتك, في الواقع أنا لا أذهب إلى هنا |
Hiç bir yere gitmiyorum. Ona ulaşmak zorundayım. | Open Subtitles | لا أذهب إلى أي مكان على معرفة المزيد منه |
Ben erkeklerle otel odasına gitmem. Bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أذهب إلى غرف الفندق مع رجال لا أعرفهم |
Özür dilerim ama lisede hiçbir kulübe katılamamıştım çünkü liseye gitmedim. | Open Subtitles | أنا آسف، لكنني لم يحصل أن يكون في النادي. لم أنا لا أذهب إلى المدرسة الثانوية. |
Ben hiçbir yere gitmiyorum burada olmak istediğin sürece sen de bir yere gitmiyorsun. | Open Subtitles | وطالما كنت تريد أن أكون هنا، أنت لا أذهب إلى أي مكان، سواء. |
Hayır, okula falan gitmiyorum ben. Seni de sormuyordum, hayır. | Open Subtitles | لا أنا لا أذهب إلى أي مدرسة أنا لم أسأل عنك لا. |
Gecenin bir yarısı cinayet mahalline hastalıklı merak duygumu tatmin etmek için gitmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أذهب إلى مسارح جرائم القتل في منتصف الليل لإشباع فضول بعض المهووسين |
İşe gitmiyorum. Her gün beraber yatıyoruz. | Open Subtitles | أنا لا أذهب إلى العمل نحن ننام سوياً كل يوم |
Kan yuvalarına gitmiyorum diye gidenleri öldürecek değilim! | Open Subtitles | ليس لأني لا أذهب إلى أوكار الدم معناه أن أقتل الأشخاص الذين يفعلوا ذلك |
Almak için ara sokaklara falan gitmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أذهب إلى أزقة مظلمة أو ما شابه ذلك. |
Kumar oynamaya gitmiyorum oraya. | Open Subtitles | لا أذهب إلى هناك لأقامر. أذهب إلى هناك لأجلس مع الفرقة. |
Hennessey ile konuşmadan hiç bir yere gitmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أذهب إلى أي مكان ما لم أتحدث هينيسي. |
Bi yere gitmem..hiç bu kadar seksi çocuğu bi arada görmemiştim | Open Subtitles | حيث شاي وصديقه؟ - - أنا لا أذهب إلى أي مكان. |
Bu oldukça tehlikeli, ve bu oraya gitmem için iyi bir sebep. | Open Subtitles | أجل إنها خطرة للغاية ولهذا ما يجعلنى لا أذهب إلى هناك على الإطلاق |
İçimden diş ipini deli gibi kullanmak geliyor dişçiye gitmem gerekmez böylece. | Open Subtitles | أعني، أشعر كما لو أنّ يجب عليّ أن أستخدم خيط الأسنان كالمجنونه حتّى لا أذهب إلى طبيب الأسنان بأيّ وقتٍ قريب |
Okula gitmedim. Kimliğim yok. Devlette doğum kaydım bile yok. | Open Subtitles | أنا لا أذهب إلى مدرسة، ولا أملك أي ترخيص، وليس لي شهادة ميلاد بهذه الولاية حتى |
İkinci olarak da hayatımda ormana gitmedim. | Open Subtitles | ثانيا: أنا لا أذهب إلى الغابة اللعينة والجميع يعرف ذلك عني |
Neler olduğunu anlatana kadar hiçbir yere gitmiyorsun. | Open Subtitles | قف، قف، قف، قف، قف. أنت لا أذهب إلى أي مكان حتى تخبرني ماذا بحق الجحيم أحرزنا يجري. |
- Hiçbir yere gitmiyorsun. | Open Subtitles | أنا حصلت على الذهاب. كنت لا أذهب إلى أي مكان. |
Sonra tekrar geldi, bir yere gitmiyoruz, dedim. | Open Subtitles | ثم يظهر مرة أخرى. أنا أقول له نحن لا أذهب إلى أي مكان. |