Buna inanamıyorum. | Open Subtitles | الحياة الطويلة إلى الملك أرثر لا أستطيع تصديق هذا |
Tanrım, Buna inanamıyorum. Onu o piç kurusundan uzak tutmalıyız. | Open Subtitles | يإلهي لا أستطيع تصديق هذا يجب أن نبقيها بعيدة عن هذا الوغد |
Bu inanılmaz. Babamın bana bundan bahsetmediğine inanamıyorum. | Open Subtitles | هذا مذهل ، لا أستطيع تصديق ذلك فوالدى لم يخبرنى بذلك قط |
Bu inanılmaz. Babamın bana bundan bahsetmediğine inanamıyorum. | Open Subtitles | هذا مذهل ، لا أستطيع تصديق ذلك فوالدى لم يخبرنى بذلك قط |
Dışarının bu kadar hızlı büyüdüğüne inanamadım. | Open Subtitles | لا أستطيع تصديق السرعة التى تسير بها الأشياء بالخارج |
Altman'la karşılaştım, bana bu sabah bunu yaptığınızı söyledi de yemin ederim kulaklarıma inanamadım. | Open Subtitles | لقد صادفت (ألتمان), وأخبرتني ماكنتم تفعلونه هذا الصباح. وأقسم, لا أستطيع تصديق هذا. |
hala inanamıyorum. Benim için kendini feda etti. | Open Subtitles | ما زلت لا أستطيع تصديق ذلك بأنه جعلهم يعيدونه هناك من أجلي |
Bu işe girmek için firmanla konuştuğuna hala inanamıyorum. | Open Subtitles | لا زلت لا أستطيع تصديق أنكِ طلبتِ من شركتكِ الدخول في هذا |
Bayan Allen, Liliet Saroyan'ı tanırım söylediklerinizin doğru olduğuna inanamam. | Open Subtitles | آنسة آلن، أعرف ليليات سارويان و لا أستطيع تصديق كلامك |
Buna inanamıyorum, ama size bir şey sormak istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع تصديق هذا لكنني اريد طرح سؤال عليكما |
Buna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع تصديق هذا أنا لا أستطيع تصديقة |
Buna inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع تصديق هذا , هل أنتى ستعطيه الى شخص أخر ؟ |
Buna inanamıyorum! | Open Subtitles | أنا لا أستطيع تصديق هذا أربع إطارات جديده |
17 saattir durmadan yağmur yağıyor,bu inanılmaz. | Open Subtitles | لقدكانتتُمطرلــ 17ساعة دونإنقطاع، لا أستطيع تصديق ذلك |
Şimdiden kendileri oturabilmeye başladılar. İnanılmaz bir şey. | Open Subtitles | يستطيعون الوقوف الأن لا أستطيع تصديق ذلك |
Ben sadece inanamadım. | Open Subtitles | لا أستطيع تصديق ذلك و حسب |
Dün gece katıldığına hala inanamıyorum. Sende de deli cesareti varmış dostum. | Open Subtitles | لا أستطيع تصديق أنك انضممت أمس نلت ميدالية نحاسية |
Kadının, televizyon kanalını değiştirmemiz için bizi evine çağırdığına hala inanamıyorum. | Open Subtitles | لا زلت لا أستطيع تصديق أن تلك المرأة أحضرتنا لبيتها لنغير قنوات تلفازها |
Ama Jean Briault'nun bir hain olduğuna inanamam. | Open Subtitles | ولكنى لا أستطيع تصديق أن جان برياولت خائن |