"لا اصدق انه" - Traduction Arabe en Turc

• inanamıyorum

5 yıldır birliktesiniz ve ona hala oturmasını öğretmediğine inanamıyorum.
لا اصدق انه معي منذ خمس سنوات ولم يتعلم الجلوس.

Onun burada olduğuna inanamıyorum. Mick Jagger ile buluşmak gibi.
اوه انا لا اصدق انه هنا كأني التقي بـ مايك جاكر

Yap o zaman. Ve gidip köpeği de al. Orada bıraktığına inanamıyorum.
افعلها، وجهز الكلب لا اصدق انه ترك الكلب هناك

Bunun olduğuna inanamıyorum.
انها لظيفة للغاية لا استطيع ان اصدق هذا لا اصدق انه يحدث

Neden Rıza'ya güvenemiyorsun? Ortadoğulu diye olduğuna inanamıyorum...
لماذا لا تثقين بريز لا اصدق انه بسبب انه من الشرق الاوسط ؟

- beni de götürdüğüne inanamıyorum!
انا لا اصدق انه تركني ولما لم يأخذك معه بالطائرة

İnanamıyorum! Onca güvenlik önlemine rağmen Don'u kaçırdılar!
أنا لا اصدق انه بعد كل هذا الامن يقومون بإنقاذه

Bizi bu deliğe baktırtmaya zorladığına inanamıyorum.
لا اصدق انه تركنا معلقين في حفرة الجحيم هذه

bu sadece geçen yıldı. geri döndüğüne inanamıyorum.
هذا في السنة الماضية فقط لا اصدق انه ظهر بالفعل

O kadar inektir ki, sizin için çalışmadığına inanamıyorum.
انه مهووس لعين , لا اصدق انه لا يعمل معكم يا رفاق

Baştan başlayacağıma inanamıyorum.
انا لا اصدق انه يجب ان اعود الى البداية مرة اخرى

Bana birlikte bir gece geçirdiklerini söylemişti. Gidecek başka yeri olmadığına inanamıyorum.
لقد اخبرتني انهما ناما ليلة واحدة معا لا اصدق انه ليس لديها مكان آخر تذهب اليه

Haftanın her günü beret taktığıma inanamıyorum.
انا لا اصدق انه كان لدي قلنسوة في كل يوم من الأسبوع

Böyle bir zamanda bile hala o çocuklarla takıldığına inanamıyorum.
انا لا اصدق انه مازال يخرج مع هؤلاء الاولاد فى هذا الوقت

Bunu bana yaptığına inanamıyorum, Kat.
انا لا اصدق انه باستطاعتك فعل هذا بي كات

Benim için bunu yaptığına inanamıyorum. - Onu tanımıyorum bile.
لا اصدق انه فعل هذا من اجلي لم اكن اعرفه حتى

İkimizin de Steve'den ayrılamadığına inanamıyorum.
لا اصدق انه لم يتمكن أحد من من قطع العلاقة مع ستيف

Birlikte yaptığımızın onca şeyden sonra bana güvenmemenize inanamıyorum.
لا اصدق انه بعد كل ما فعلناه معا ، لا تثقون بي.