"لا تحبينه" - Traduction Arabe en Turc

    • sevmediğin
        
    • sevmediğini
        
    • hoşuna gitmeyen
        
    • sevmiyorsan
        
    • sevmediğiniz
        
    • onu sevmiyorsun
        
    sevmediğin bir adamla yaşayacaksın çünkü sevdiğinle yaşaman çok zor. Open Subtitles ستعيشين مع رجل لا تحبينه لأن الحياة شاقة مع الرجل الذي تحبينه
    Ama eğer üzüntünü artık sevmediğin bir adama karşı beni kullanarak yansıtmanın daha önemli olduğunu düşünüyorsan. Open Subtitles لكن إذا تعتقدين بأنه أكثر أهميةً لإستعمالي لتحويل إحباطك ضد الرجل الذي أنت لا تحبينه
    Bu sadece yeteri kadar sevmediğin için oluyor. Open Subtitles تبًا ربما أنتِ لا تحبينه بما فيه الكفاية
    Sana yaban mersinli kek aldım. Ama yaban mersinini sevmediğini biliyorum. O yüzden hepsini ayıkladım. Open Subtitles لقد جلبت لكِ خبزاً بالعنب البريّ, لكني أعلم بأنك لا تحبينه لذا جلبته كله
    Gelecek hafta California'ya gittik... ve hoşuna gitmeyen bir yanımı göreceksin. Open Subtitles يُمكنك أن تكونى فى كاليفونيا ... الأسبوع المُقبل و ربما تكتشفين شىء ما عنى لا تحبينه
    Eğer onu sevmiyorsan, öyle olsun. Ama ona söylemelisin. Open Subtitles وان كنتِ حقاً لا تحبينه فيجدر بكِ ان تخبرينه بذلك.
    Yoksa kendinizi sevmediğiniz bir adamın yanında ya da sevmediğiniz bir işte ya da ikisinde birden buluyorsunuz. Open Subtitles أو ستجدين نفسكِ.. عالقة مع رجلٍ لا تحبينه. أو وظيفةٍ لا تحبينها أو كلاهما.
    Sırf onu sevmiyorsun diye hayatını çöpe atma. Open Subtitles لا تحطمي حياتكِ لمجرد انكِ لا تحبينه.
    Oh, sen sevmediğin herşeye alerjin olduğunu söylersin... Open Subtitles انت تقولين انك تتحسسين لكل شيء لا تحبينه
    sevmediğin biri için öyle şarkı söyleyemezsin. Open Subtitles لا يمكنك الغناء بتلك الطريقة حول شخص ما لا تحبينه.
    Şimdi bana kendinde sevmediğin şeyleri söylemeni istiyorum ama dürüst ol. Open Subtitles الآن أُريدُك أن تخبريني ماللذي لا تحبينه حول نفسك
    Araştırma yaptım ve sevmediğin bir şey buldum. Open Subtitles لقد كنت أتفقد المكان، ووجدتُ أن هناك شيء واحد لا تحبينه
    Ve buraya gelmeden önceki gece sevmediğin bir herifin evine gidecek kadar yanlız olduğunu da biliyorum. Open Subtitles وكما اعلم بأنك كنت بمفردك في الليلة فبل مجيئك الى هنا وانك ذهبتي للمنزل برفقة رجلا" لا تحبينه حتى
    Hiç sevmediğin yer? Open Subtitles ماهو المكان الذي لا تحبينه ؟
    sevmediğin bir isim koy, öyleyse. Open Subtitles اسم لا تحبينه إذن
    Lütfen, ona dönmesini söyle. Onu sevmediğini söyle. Open Subtitles إخبريه أن يعود إخبريه بأنكِ لا تحبينه
    Neyi sevip neyi sevmediğini bilen birisini. Open Subtitles يعرف ما الذي تحبينه و ما لا تحبينه
    Asla sevmediğini söylemedim. Open Subtitles لم أقل أنكِ لا تحبينه
    Eğer onu sevmiyorsan, ben olsam evlenmezdim. Open Subtitles لو أنكِ لا تحبينه لا أود أن تتزوجيه
    Bizi, patronunuzu sevmediğiniz için gizlice dinlediğinizi sanmıştım ama gerçekte polisin Damien Novak'ın katilini bilip bilmediğini öğrenmek istiyordunuz. Open Subtitles إعتقدت أنكِ كنتِ تتصنتين لأنك لا تحبينه لكن في حقيقة الأمر كنتِ تريدين معرفة مقدار ما تعرفه الشرطة
    Fakat onu sevmiyorsun? Open Subtitles ولكنكِ لا تحبينه ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus