| - Bunlardan hiçbiri hakkında haberi yok. - Çünkü ona söylemedim. | Open Subtitles | . إنها لا تعرف شيئاً عن هذا . لأننى لم أخبرها |
| İyi atıcı olabilirsin, ama daha polis olmak hakkında bilgin yok. | Open Subtitles | قد تكون بارعاً بالتصويب لكنكَ لازلتَ لا تعرف شيئاً عن كونكَ رجل شرطة |
| Hayır, bu konuda hiçbir şey bilmiyor. | Open Subtitles | لا , انها لا تعرف شيئاً عن هذا |
| O konuda bir şey bildiğin yok. | Open Subtitles | أنت لا تعرف شيئاً عن ذلك |
| Bu konu hakkında bir şey bilmiyorsun, değil mi Hank? | Open Subtitles | أنتَ لا تعرف شيئاً عن هذه أليس كذلك، (هانك)؟ |
| Benim bir ilişkim olduğunu bildiğini biliyorum, ama benim hayatım hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | أعرف أنك تعرف بشأن العلاقة لكنك لا تعرف شيئاً عن حياتي |
| Ailemin haberi yok. Öyle kalmasını istiyorum. | Open Subtitles | عائلتي لا تعرف شيئاً عن هذا أريد أن أنصحك |
| Rachel'in bundan haberi yok. Bunun ne demek olduğunun farkında mısın? | Open Subtitles | إن راتشيل لا تعرف شيئاً عن هذا بالطبع أتعرف ماذا يعني ذلك؟ |
| Dedektifin haberi yok gibi ama yalan söylüyor olabilir. | Open Subtitles | أعني ، تبدو المُحققة لا تعرف شيئاً عن الأمر لكن قد تكون كاذبة |
| Çiftçilik hakkında bilgin yok. | Open Subtitles | أنت لا تعرف شيئاً عن الزراعة. |
| Nişanlısı bu konuda hiçbir şey bilmiyor. | Open Subtitles | خطيبته لا تعرف شيئاً عن هذا. |
| O konuda bir şey bildiğin yok. | Open Subtitles | أنت لا تعرف شيئاً عن ذلك |
| Bu konu hakkında bir şey bilmiyorsun, değil mi Hank? | Open Subtitles | أنتَ لا تعرف شيئاً عن هذه أليس كذلك، (هانك)؟ |
| Bak. Kendini öldürtmesi dışında bu kız hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعرف شيئاً عن هذه الفتاة عدا أنها أودت بنفسها إلى الموت |