Sorun değil. Yardımcı olabildiğime sevindim, biliyor musun? | Open Subtitles | لا مشكلة أنا مسرورة جدا أني يمكني أن أساعد، تعرف؟ |
Sorun değil. Ben daha kötülerini de yapmıştım. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا متأكد انني أيضاً قد استخدمت العديد من أنا مدين لك من قبل |
bay gill bir toplantıda haber vermemi istermisiniz Sorun değil beklerim | Open Subtitles | السّيد جيل مشغول في إجتماع هل تودّين أن تدخلي ؟ لا مشكلة. أنا سأنتظر هنا |
Sorun değil. Bu çevrede yeni arkadaşlar edinmeliyim zaten. | Open Subtitles | لا مشكلة , أنا اريد ان اكون واحدة من المنطقة |
Önemli değil. Ben sabırlı bir adamım. Bekleyebilirim. | Open Subtitles | حسناً لا مشكلة أنا رجل صبور أستطيع الأنتظار |
Önemli değil, İstemiyorum. Sadece sana çiçek vermek istiyorum | Open Subtitles | لا مشكلة أنا لا أريد أريد فقط أن أعطيك الزهور |
Sorun değil. Biraz Japonca bilirim. | Open Subtitles | لا مشكلة, أنا أتحدث اللغة اليابانية قليلاً |
Evet. Sorun değil. Bebeklerle aram iyidir. | Open Subtitles | أجل، لا مشكلة أنا رائع مع الأطفال |
Sorun değil hazırım ve kalkıyorum. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا مستعد وسأبدأ التحرك |
Sorun değil. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا فقط إستخدمت البيض |
- Sorun değil. - Bunun için çok özür dilerim. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا آسفة بشأن هذا |
Bu Sorun değil. | Open Subtitles | لا مشكلة, أنا لست كذلك |
Sorun değil. - Tam bir gece kuşuyumdur. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا كائن ليليّ |
Sorun değil. Ben ona götürürüm. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا سآخذه لها |
Elbette... Üzülme, Sorun değil. Sadece nabız yokluyordum işte. | Open Subtitles | حسنا, لا تقلق, لا مشكلة, أنا فقط ... |
Sorun değil, ben de boş boş duruyordum. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا اتسكع فحسب |
Sorun değil. Ben de çok yanlış sayarım. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا أفعل ذلك كثيرًا |
Sorun değil, sıkıntı yok. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا موافقة |
Önemli değil. Reginald'ın yanında olmak için buradayım. | Open Subtitles | لا مشكلة أنا هنا مع (ريجينالد) |