Güneş doğmadığı halde kimse gece olduğunu anlamıyor. | Open Subtitles | ..بالرغم ان الشمس لم تصعد بعد لا يستطيع احد ان يلاحظه اثناء الليل |
Tatlım aşk tufanını kimse durduramaz. | Open Subtitles | عزيزي، ان عاصفة الحبّ لا يستطيع احد ايقافها. |
Sentra çalarsan kimse yüzünü görmesin diye geri geri kullanman gerekir. | Open Subtitles | إذا سرقت سينترا عليك القيادة الى الوراء كي لا يستطيع احد أن يرى وجهك |
Onu şatonun derinliklerinde, Kimsenin ulaşamayacağı bir mağaraya hapsetti. | Open Subtitles | هو ابقاه في كهف عميق تحت القلعه في مكان لا يستطيع احد تحريره. |
Bizi bıraktıktan sonra bu lanet arabayı Kimsenin bulamayacağı bir yere park et. Gerisini ben hallederim. | Open Subtitles | اقلنا الي مكان ما سوياً ثم اذهب واركن تلك السيارة بمكان لا يستطيع احد العثور عليها به |
kimse, günlerdir yaşadığımız kargaşaya neyin sebep olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | لا يستطيع احد منا ان يدعي انه يعرف اي شيء عن سبب هذه الفوضى |
Bizler o haberlere dâhil olan kişileriz, yani hikâyeleri ve bakış açılarını, kimse elde edemezken biz ediyoruz. | Open Subtitles | نحن جزء منها لذا نحن ناتي بالقصص ووجهات النظر التي لا يستطيع احد الوصول اليها |
Ve hiç kimse bize onu tarif edemiyor mu? | Open Subtitles | و لوحة بييتا لفان غوغ ايضا و لا يستطيع احد اعطائنا وصفا له؟ |
kimse nasıl zamanlardan geçtiğini, neler yaşadığını gerçek anlamda bilemez. | Open Subtitles | لا يستطيع احد ان يعلم ما تمرين خلاله حقاً |
Sen her zaman ilk olarak kalacaksın. kimse bu ünvanı senden alamayacak. | Open Subtitles | سوف تكون دائماً الأول لا يستطيع احد اخذ هذا منك |
Sen izin vermedikçe, kimse senden alamayacak. | Open Subtitles | -ان ما تتمسك به لا يستطيع احد انتزاعه منك ابدا |
kimse bir köpeğe öğrendiklerini unutturamaz. | Open Subtitles | لا يستطيع احد اعادة تعليم الكلب. |
Sesini sonuna kadar aç da kimse uyuyamasın. Hadi. | Open Subtitles | بصوت عالي لكي لا يستطيع احد ان ينام |
bir kere başladı mı kimse onu durduramaz. | Open Subtitles | بدات مرة , لا يستطيع احد ان يوقفها |
Görünüşe göre toplantı, kimse vuramasın diye hareket halinde olacak. | Open Subtitles | يبدوا ان الاجتماع سيكون على الطريق - لكي لا يستطيع احد ضربه |
kimse sana isteğin dışında bir şey yaptırmayacak. | Open Subtitles | لا يستطيع احد اجبارك على شيء لا تريديه |
kimse senin içeride olduğunu göremez. | Open Subtitles | لا يستطيع احد رويتك . انظر بالداخل |
Burası, Kimsenin değiştiremeyeceği şeylerle dolu. | Open Subtitles | المكان مليء باشياء لا يستطيع احد تغييرها |
Renee, senin en büyük hayranın olmayabilirim hatta senden hoşlanmıyor olabilirim ama Kimsenin tartışamayacağı bir şey var.. | Open Subtitles | رينيه قد لا اكون اكبر .. محبينك او حتى معجبة بك لكن هناك شيء واحد لا يستطيع احد ان يجادل بشأنه |
Kimsenin haklı çıkamayacağı bir tartışmada haklı olmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت أحاول الفوز في جدال لا يستطيع احد الفوز فيه |