"لتفعلي" - Traduction Arabe en Turc

• yapardın
• yapman
• yapmaya
• yapmak için
• yapmaz
• yapmana
• yapmazdın

Yerimde olsan sen de aynını yapardın.
كنتِ لتفعلي الشيء نفسه تماماً لو كنتِ مكاني

Eğer kızımız ağlarsa, susması için ne yapardın?
إن كانت ابنتنا تبكي ماذا كنتِ لتفعلي لجعلها تتوقف؟

Bunu yapman için hiçbir nedenin olmadığını biliyorum,
أنظري , أعلم أنه ليس لديكِ أسباب لتفعلي هذا

Bunu yapmaya hakkın yoktu. Hayır vardı. O kase bana kalmıştı.
ليس لديك أي حق لتفعلي هذا بلى، لقد أعطي إلي

Ve ya da inanmıyorum, bunu yapmak için yeterince güçlü.
وصدقي هذا أو لا أنت قوية بما يكفي لتفعلي هذا

Hayatımı kurtarmak için yalan söyledim. Sen yapmaz mıydın?
لقد كذبتُ كي أنقذَ حياتي، أما كنتِ لتفعلي ذلك؟

Eğer hayatını devam ettirebilmek için elini eteğini çekmen gereken şeyler olsaydı ve bunu en düzgün ve hilesiz yoldan yapmana rağmen, işe yaramasaydı, kuralları bir kez olsun kendin için esnetir miydin?
اذا كان هناك شيء يجب ان تضعيه في الماضي لتكملي حياتك وقمتي بتجربه كل طريقه عادله وشريفه لتفعلي ذلك

Sen de benim için aynısını yapardın. Şimdi düşünüyorumda sen de beni kurtarmıştın.
كنتِ لتفعلي الأمر نفسه لي بل سبق أنْ فعلتِ بعد التفكير بالأمر

Sen de aynı şeyi yapardın ve sonra da önünde kim varsa devirmeye çalışırdın.
كنتي لتفعلي الأمر نفسه وكنتي لتحاربي

- Onun hayatını biz kurtardık kızın için aynı şeyi sende yapardın.
-أنقذنا حياته أما كنتِ لتفعلي الشيء نفسه لابنتكِ؟

Senin çocuğun olsaydı ne yapardın?
ماذا كنتِ لتفعلي لو كانت طفلتك ؟

Sen olsan yapardın.
كنت لتفعلي ذلك من اجلي

Yani yapman gerekeni yapabilmen için devam etmeden önce beş dakikan var.
لديك خمس دقائق لتفعلي ما عليك قبل الاستكمال

Ama seni, böyle aptalca bir hata yapman için yetiştirmedim ben.
ولكنني لم أربيكِ لتفعلي شيئاً بهذا الغباء

Ama ağrın varsa, daha rahat hissetmen için gerekeni yapman konusunda koşulsuz destekliyorum.
لكن انكنت تتألمين.انتي تملكين دعمي الغير مشروط لتفعلي ماتريدين لتشعري بالتحسن

Konu hangisiyle ne yapmaya karar verdiğin.
لشخصين هو المهم ، إنه إنه ما سوف تختارينه لتفعلي بشأنها

Birazcık seni cesaretlendirsem, edepsiz şeyler yapmaya meyillisin.
انكي على استعداد لتفعلي اعمال شريره إذا شجعتكي قليلا

Ben uyurken başka adamlarla tuhaf şeyler yapmaya gidiyorsun.
اخذت قيلولة فحسب ، أما انتِ اقتنصتِ الفرصة لتفعلي اشياء مريبة مع شاب

Her nedense, bu işi yapmak için üniversitede olman gerektiğini sanıyordum.
لسبب ما، ظننت أنه يجب أن تكوني في الكلية لتفعلي هذا

Bunu yapmak için arabaya binmeyi mi bekledin?
كان عليك أن تنتظري حتى تركبي السيّارة لتفعلي ذلك

Tersi bir durum olsaydı, benim için aynısını yapmaz mıydın?
إنّ كان الوضع مقلوباً فهل كنتِ لتفعلي نفس الشيء من أجلي؟

Louise istediği kadar zırdeli olsun bana yaptığını ona yapmana yardım etmeyeceğim.
تعلمين قد أكون مجنوناً مثل لويس لن أساعدكِ لتفعلي لها مثل ما فعلتيه معي

Doğruyu söyleseydim, istediğim şeyi yapmazdın.
لأننى إن أخبرتك الحقيقة لم تكونى لتفعلي ما أردت.