Buraya sadece bana bunu söylemek için geldiğini sanmıştım. | Open Subtitles | -ظننتُكَ قلتَ أنّكَ جئت إلى هنا لتُخبرني وحسب |
Buraya benden özür dileyip ne kadar üzgün olduğunu söylemek için geldiğini sanıyordum! | Open Subtitles | إعتقدتُك جئت إلى هنا للإعتذار، لتُخبرني بمدى أسفك! |
Bunu söylemek için mi geldin? | Open Subtitles | أهذا ما جئت لتُخبرني به؟ |
Bunca yolu bunu söylemek için mi geldin? | Open Subtitles | -هل قطعت كلّ تلك المسافة لتُخبرني هذا؟ |
Bunu söylemek için mi çağırdın beni? | Open Subtitles | لتُخبرني بذلك ؟ لأكون صريحاً |
Yerini söylemek için 3 saniyen var. Sahiden de bilmiyorum. | Open Subtitles | -لديكَ ثلاثُ ثوانٍ لتُخبرني أين هو . |