"لحتى" - Traduction Arabe en Turc

    • kadar
        
    • bile
        
    • an
        
    Şimdiye kadar kendini öldürmek için motivasyon olacak bir şey yok. Open Subtitles لحتى الآن ، لا شيء من الطرق التقليدية يُطابق قضية انتحاره.
    Martha, her şey inanılamayacak kadar güzel. Open Subtitles مارثا ، هذا رائعٌ لحتى بالكاد يمكن تصديقه
    Buramıza kadar kadın polis olduk. Open Subtitles أننا غارقون لحتى آذاننا في السيدة الشرطية
    Köpekler bile ısırmaya iğrenir onları. Open Subtitles أَعْني،هم واطيين جداً لحتى الكلابِ متعَضّهمش.
    Hukuk buna karar verdi. Ve senin Piya'ya ödemek için bir kuruşun bile yok. Open Subtitles قرر القانون هذا المبلغ، وسوف لا دفع مليم واحد لحتى اليوم لها
    O bir kadın ve şimdiye kadar her şeyini araştırdım. Open Subtitles ، إنه هى . كل شئ تم فحصه لحتى الآن
    Mahkeme bittikten sonra, her şey normale döndü... ta ki Ruth yemek yememeye başlayana kadar. Open Subtitles بعدما انتهت المحاكمة, كل شيء رجع الى طبيعته لحتى ذلك الخريف عندما فقدت روث شهيتها
    Elimden geçtiği kadar, seçimlerden sonra da ona konuşamayacaksın. Open Subtitles مشان كون معك صريح ما رح تقدر تحكي معو من هون لحتى تخلص الانتخابات
    Filmleri izledin, evlat. Bitene kadar bitmez. Open Subtitles كما ترى في الأفلام لم ينتهى شيء لحتى الآن
    Filmleri izledin, evlat. Bitene kadar bitmez. Open Subtitles كما ترى في الأفلام لم ينتهى شيء لحتى الآن
    Polis bizi yakın zamana kadar aramadı çünkü kızınızın yanınızda olduğunu, onu almış olabilceğini düşündüler. Open Subtitles لم تكن في العمل او مع اصدقائك الشرطة لم تتصل بنا لحتى وقت قرب لأنهم ظنوا ان ابنتك كانت معك
    Düne kadar Amerikalıların sizin olduğunu sanıyordum Open Subtitles اعتقد ان الامريكيين كانوا معكم لحتى امس ؟
    Aaliyah'ın güvenliği için Summers 8 hafta öncesine kadar kadının kimliğini CIA'e bildirmemişti. Open Subtitles سمرز لم يكشف هويتها امام السي آي ايه لحتى قبل 8 اسابيع السي آي ايه جهزت الاوراق
    Önemli değil, yarın akşama kadar işte olmasamda olur. Open Subtitles هذه لا بأس به , لن أكون في العمل لحتى وقت متأخر ليوم الغد
    Tamam. Altı üstü bir görüşme. En azından tatlıya kadar bekledi. Open Subtitles إنها مجرد مكالمة وعلى الأقل إنتظر لحتى الحلوى
    Bugüne kadar Pin Kuyruklu Su Çulluğu gibi bir tür nadiren tespit edilmiştir. Open Subtitles لحتى الأن قد شاهدوا بعضا من الطيور النادرة مثل الشنقب رفيع الذيل
    Burada 25 sene çalışmış olanlar bile o asansöre binmedi hiç. Open Subtitles انظر عزيزى ,الاشخاص الذين يعملون هنا ل25 عاما لم يروا لحتى الان شكل المصعد من الداخل
    Ama Japonları saldırırsa üç gün bile dayanamayız. Open Subtitles لكن لو كان اليابانيين هجموا، لا يمكننا إيقافهم لحتى ثلاثة أيام.
    Beş dakikalığına bile ondan ayrı durmaya kalbim elvermiyor. Open Subtitles لا استطيع ان ابقى بعيداً عنه لحتى خمس دقائق
    Oyun sırasında hiç bir parçaya dokunmana bile izin yok. Open Subtitles أنت لَمْ تُسْمَحْ لحتى إلى لمس a قطعة أثناء a لعبة.
    Senin de dirayetle belirttiğin gibi onlar için olan değerimiz hizmet yeteneğimizle doğru orantılı şu an için. Open Subtitles وكما أشرت قيمتنا لهم بكم نستطيع خدمتهم لحتى اللحظة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus