Tek kürekle çukur kazmak ne kadar zaman alacak biliyor musun? | Open Subtitles | أيها الأحمق, هل تعلم كم يستغرق الامر لحفر حفرة بمجرفة واحدة |
Bizi askerlere siper kazmak için aldıklarında, nöbet geçiriyordu. | Open Subtitles | كما ثارعندما أخذونا كلنا لحفر الخنادق ليحتمي بها الجنود |
Keşke konsantre olsaydın. Bir çukur kazmak için küreğe ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أتمنى أن تركز نحن بحاجة لمجرفة لحفر حفزة |
Ve tünel kazmaya ise imkan yok. | Open Subtitles | وليس هناك طريق لحفر نفق الي الخارج، أيضا. |
Ve tünel kazmaya ise imkan yok. | Open Subtitles | وليس هناك طريق لحفر نفق الي الخارج، أيضا. |
Kimse marketin zeminini kazmamız için bize yetki vermez. | Open Subtitles | لن يعطنا أحد أمر محكمي لحفر أرضية السوبر ماركت بحثاً عن جثث |
Belediye başkanının, medya ile ilişkiler koordinatörü. Belediye başkanı, buraya bir açılış törenine katılmak için gelmiş onun yerine Halkla İlişkiler basın danışmanını kazıp çıkarmış. | Open Subtitles | كان العمدة متواجدة هنا لحفر الأرض من أجل مشروع جديد ووجدتها هنا، عوضاً عن الإعلام |
Çıkış takozundan ziyade, Jesse Owens'ın yarışa başlayabilmek için cürufun içinde küçük bahçe küreğiyle çukurlar kazması gerekiyordu. | TED | وبدلاً من الحواجز، كان لدى أوينز مجرفة بستنة التي استخدمها لحفر ثقوب في الجمر للبدء منها. |
Er Bozz ateşin altına delik kazmanın uygun yolunu gösteriyor. | Open Subtitles | الجندي (بوز) يعلم بروبر طريقة لحفر حفرة وسط إطلاق نار |
Keşke konsantre olsaydın. Bir çukur kazmak için küreğe ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أتمنى أن تركز نحن بحاجة لمجرفة لحفر حفزة |
Birinin lağım çukurunu kazmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لست متحمسا لحفر نفق إلى بالوعة شخص ما |
Kuyu kazmak için daha fazla adam kirala. | Open Subtitles | أعرف صحيح، ومن الأفضل أن تستأجر رجال إضافيين من المعسكر وتأخذهم لحفر المزيد من الفتحات |
Mezar kazmak için zamanımız yok bu yüzden bırakın öldükleri yerde kalsınlar. | Open Subtitles | لا يوجد هنالك وقت لحفر القبور لذا انت يمكن ان تضرب بهذه الاشياء عرض الحائط |
Eğer mezar kazmakla zaman harcarsan bir mezar da kendin için kazmak zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | خذ وقتك لحفر قبراً واحداً، يجدر بك أن تحفر واحداً لك |
Dövüşten sonra bile onların mezarlarını kazmaya gücü yeter. | Open Subtitles | ومع هذا تظل لديه القوة لحفر قبورهم |
Cassius ve Hannibal şimdiden bir mezar kazmaya başlasınlar. | Open Subtitles | (أحضر (كاسيس) و (هنبعل لحفر قبرا تحسبا للأمر |
Eski hazineleri kazmaya gittiysen,.. | Open Subtitles | تَرجع لحفر ،الكنوز القديمة |
Bence bir çukur kazmamız gerekir. | Open Subtitles | نحتاج لحفر الفتحة، تعرف ماذا أقول؟ |
Çünkü o zaman yeni bir mezar daha kazmamız gerekir. | Open Subtitles | لأنه سنضطر وقتها لحفر قبر آخر؟ |
Tüm ilçeyi kazıp çıkartmak mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | انتما تخططان لحفر المقاطعة كلها ؟ |
Kelimeyi hayvanın kazması olarak kullandı oyuk anlamına gelebilir. | Open Subtitles | لقد أستخدم كلمة لحفر الحيونات ربما، "المنقبون" |
Mezar kazmanın daha kolay bir yolu olmalı. | Open Subtitles | لابد من وجود طريقة أسهل لحفر القبور |
Hayır. Kız arkeolog. Onunla beraber kazı yapmaya gitti. | Open Subtitles | لا ، لا ، إنها عالمة آثار وهو ذهب معها لحفر أحد المواقع |
Pennsylvania da Sunset memory mezarlıgında mezar kazıcı grup, tamamen ileri derecede bozulmuş insan kalıntıları bulmuş. | Open Subtitles | طاقم لحفر القبور في مقبرة ذاكرة الغروب في سالسبوري, ولاية بينسلفانيا بقايا بشرية مكشوفة في مرحلة متقدمة جداً من التعفن |