"لدينا متسع" - Traduction Arabe en Turc

    • vaktimiz var
        
    • zamanımız var
        
    • Çok fazla
        
    • - Yerimiz
        
    • vaktimiz olacak
        
    Bunu hâlâ halledebiliriz, hâlâ biraz vaktimiz var ama o kahrolası kafanı kullanıp bana güvenmen gerekiyor. Open Subtitles نحن مازال بامكاننا التخلص من هذا مازال لدينا متسع من الوقت اننى احتاجك لكى تستخدم عقلك اللعين أريدك ان تثق بي
    Bu durumdan kurtulabiliriz. Hala vaktimiz var. Open Subtitles نحن مازال بامكاننا التخلص من هذا مازال لدينا متسع من الوقت
    Ama merak etme. Ondan önce arayı kapatmak için çok vaktimiz var. Open Subtitles سيكون لدينا متسع من الوقت للتلاقي قبل ذلك الحين
    1.45'e yetişmek için çok zamanımız var. Open Subtitles سَيكُونُ لدينا متسع من الوقت لرحلة الـ 1:
    zamanımız var. Gidip yiyecek bir şeyler alalım mı? Open Subtitles حسنا , لدينا متسع من الوقت اتريد شيئا للاكل ؟
    Ata bindirin. Çok fazla zamanımız yok. Open Subtitles .أحضروها على حصان .لايوجد لدينا متسع من الوقت
    - Yerimiz yok. Open Subtitles -ليس لدينا متسع .
    Bir gün her şey için fazlasıyla vaktimiz olacak. Open Subtitles سأعلمك. يوماً ما سيكون لدينا متسع من الوقت
    Fotoğraf çekmeye istasyondan başlamak için de vaktimiz var. Open Subtitles كما لدينا متسع قليل من الموقت لإلتقاط صور حول ارجاء مركز الإطفاء
    Bir sürü vaktimiz var, dondurmaları neden attık ki? Open Subtitles لماذا قمنا برمي المثلجات ؟ لدينا متسع من الوقت
    O zaman vaktimiz var demektir. En azından o var. Open Subtitles .لدينا متسع من الوقت، على الأقل لدينا الوقت الكافي
    Bernie! Bir saat önce burada olmalıydın! Hâlâ vaktimiz var. Open Subtitles كان عليك التواجد هنا منذ ساعات - لكن لازال لدينا متسع وقت -
    Jess, Kilgrave yaralı şu an. Senden kaçıyor, vaktimiz var. Open Subtitles (جيس)، (كيلغريف) مصاب إنه يهرب منكِ، لدينا متسع من الوقت
    Oldukça fazla zamanımız var ve içlerinden sadece biri için endişeleniyorum. Open Subtitles لدينا متسع من الوقت ولا يقلقني سوى واحد منهم
    Kahretsin, sadece giriş kısmını çekecek kadar zamanımız var. Open Subtitles سحقاً, ليس لدينا متسع من الوقت الا لتصوير المقدمة
    Yeterli zamanımız var. Gece, sabahın bir bölümü ve birazda akşamüstümüz var. Open Subtitles لدينا متسع من الوقت، أمامنا الليل، وجزءً من الصباح،
    Bu, iyi bir fikir değil. Dahası hala yeterince zamanımız var. Open Subtitles هذه ليست بالفكرة الجيدة مازال لدينا متسع من الوقت
    Ama Çok fazla vaktimiz kalmadı. Open Subtitles لكن لا يوجد لدينا متسع من الوقت
    Eski mekanda bunun için vaktimiz olacak. Open Subtitles سيكون لدينا متسع من الوقت في المكان القديم.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus