"لديه حساسية" - Traduction Arabe en Turc

    • alerjisi var
        
    • allerjisi var
        
    • alerjisi yok
        
    • alerjisi varmış
        
    Muhtemelen alerjisi var. Sanırım çikolata yüzünden. Open Subtitles من المحتمل أن لديه حساسية شديدة من الشيكولاته
    Onun yerini değiştirmek zorundasınız çünkü Rajiv'in köpeklere alerjisi var. Open Subtitles يجب ابعاده لأن راجيف لديه حساسية من الكلاب
    - Dışarıdaki arkadaşının sanırım arılara alerjisi var çünkü deli gibi kaçıyordu. Open Subtitles رأيت صديق لك في الخارج لا بد أن لديه حساسية للنحل، لأنه كان يركض بجنون
    Karidese alerjisi var ve en sevdiği yemek sebzeli noodle. Open Subtitles لديه حساسية من الروبيان و الجابش الطبق المفضل له هو أرز الجابش.
    Dikkatli ol! O bir polen tohumu Frank in buna allerjisi var. Open Subtitles احترس هذا غبار اللقاح فرانك لديه حساسية منه
    Elliott yer mantarı yedi ve anlaşılan inanılmaz alerjisi var. Open Subtitles ,إليوت أكل الفطر .و تبين أن لديه حساسية مميتة
    Eğer neoprene takıyorsa latekse alerjisi var demektir. Open Subtitles لو كان يرتدى نوبرين، فهذا يعنى ان لديه حساسية للـلاتكس
    Gözünün çevresindeki halkalar. Stuart'ın şiddetli alerjisi var. Open Subtitles الدوائر السوداء تحت عينيه ستيوارت لديه حساسية شديدة
    Sanki birinde glüten alerjisi var ama bu beynindeymiş gibi. Open Subtitles إنّه يبدوا اذا كان الشخص لديه حساسية من الجيلاتين ولكن تعرف، في الدماغ
    Başkalarını konuşturmaya alerjisi var resmen amına koyayım. Open Subtitles اعني, هو كأن لديه حساسية ان يدع الاخرين يتحدثون
    Bekle, çabucak, çocuklardan bazılarının kuru yemişe alerjisi var, tamam mı? Open Subtitles اوه , انتظر هنالك طفل لديه حساسية من الجوز
    Şundan dolayı. Bay Harris'in penisiline alerjisi var. Open Subtitles إنّهُ فقط، لديه حساسية من البنيسيلين،
    Doyle, Frank'ten nefret ediyor, babamınsa alerjisi var. Open Subtitles و دويل لا يحب فرانك وأبي لديه حساسية من الكلب ، اذا ...
    - Köpeklere alerjisi var sanıyordum. Open Subtitles اعتقدت بأن لديه حساسية من الكلاب
    Sana alerjisi var. Kapat şu telefonu. Open Subtitles لديه حساسية منك فقط إنهى الاتصال
    Ve Fowler'ın üvey oğlu orada bir öğrenci. Tatlı bir çocuk. Çileğe alerjisi var. Open Subtitles وابن زوجة فاولر طالب هناك انه طفل رائع ,"لديه حساسية من "الفراوله
    Arthur un arılara alerjisi var ve onun sorun yaşamasını istemeyiz. Open Subtitles ارثر" لديه حساسية ضد النحل" وقرصة واحدة ستكلفه الكثير
    Tıbbi tehlike oluşturacak bir alerjisi var mı? Open Subtitles هل لديه حساسية تجاه أدوية معينة؟
    Madem allerjisi var neden Çin yemeği ısmarlıyoruz? Open Subtitles لمَ نطلب طعاماً صينياً إن كانت لديه حساسية ؟
    - Balığa alerjisi yok muydu? Open Subtitles أليس لديه حساسية من الأسماك؟
    Yayılan haberlere göre, kurşuna karşı ciddi bir alerjisi varmış. Open Subtitles الأشاعة في الشارع تقول أن لديه حساسية شديدة من الرصاص

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus