Otellere veya geleneksel otorite biçimlerine ihtiyacımız yok demiyorum. | TED | لا أقول أننا لسنا بحاجة إلى فنادق أو إلى أشكال السلطة التقليدية. |
Hayvan ürünlerine ihtiyacımız yok, ve kesinlikle beyaz ekmek ve kolaya da ihtiyaç duymuyoruz. | TED | لا نحتاج للمنتجات الحيوانيّة كما أننا بالتأكيد لسنا بحاجة إلى الخبز الابيض ولا إلى الكولا |
Bilgisayarla etkileşime geçmek için fare ve ekrana ihtiyacımız yok. | TED | لسنا بحاجة إلى لوحات مفاتيح أو شاشات وفأرات للتفاعل مع الحواسيب. |
İstemiyorsanız su dökmenize gerek yok. | TED | نحن لسنا بحاجة إلى تسرّب الماء إذا كنا لا نريد ذلك. |
Efendim, tam teşekküllü bir operasyon düzenlememize gerek yok. | Open Subtitles | سيدي، نحن لسنا بحاجة إلى شن عملية واسعة النطاق |
Bugün bu adi müziğe daha fazla ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لسنا بحاجة إلى المزيد من موسيقى العبيد هذا اليوم |
Elizabeth. Dışarıdan yardıma ihtiyacımız yok. Bu çocukları tanıyorum. | Open Subtitles | نحن لسنا بحاجة إلى أي مساعدة خارجية أعرف هؤلاء الأطفال |
O paraya ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لسنا بحاجة إلى المال يا رجل حصلت على صفقة لنا |
- David'e ihtiyacımız yok. - Bunu yapabilirsin? | Open Subtitles | ـ لسنا بحاجة إلى ديفيد ـ أتستطيع أن تفعل هذا؟ |
Yeni bir anneye ihtiyacımız yok. Sen ve ben gayet iyiyiz. | Open Subtitles | لكننا لسنا بحاجة إلى أم جديدة ، كانت الأشياء رائعة عندما كُنا أنا وأنت فقط |
Senin gibi heriflerin mesajına ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نحن لسنا بحاجة إلى أيّ رسائل من الحمقى أمثالك. |
Ben saçma olmayı seçmiyorum. Senin kahvene ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لا أختار أن أكون مزحة نحن لسنا بحاجة إلى قهوتك |
Bize ne yapacağımızı söylemenize ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | النظرة، نحن لسنا بحاجة إلى تخبرنا ما العمل أو شريكك. |
Bay Stewans'a göre Michael Jennings'e artık ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | طبقا للسّيد ستيفينس نحن لسنا بحاجة إلى جينينجس |
Yemeğe ihtiyacımız yok. Bize kalacak bir yer ver. | Open Subtitles | نحن لسنا بحاجة إلى عشاء أعطنا مكان لنبقى |
Evet. Kenai ve Koda. Başkasına ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | ذلك صحيح كيناي وكودا لسنا بحاجة إلى أي شخص آخر |
Ya daha sonra herkes bu fikri beğenirse? "Kendimizi onarabiliriz. Yeni modele gerek yok. | Open Subtitles | نحن يمكن أن نصلح أنفسنا، نحن لسنا بحاجة إلى تحسينات |
Onlarla savaşmamıza gerek yok. Onları korkutmamız lazım. | Open Subtitles | لسنا بحاجة إلى أن نحاربهم نحتاج إلى إخافتهم |
Hayır Juliet, herşeyi görmemize gerek yok. | Open Subtitles | أوه ، لا ، جوليت نحن لسنا بحاجة إلى أن نراه كاملا |
Rızalarını olmasına gerek yok. | Open Subtitles | . لسنا بحاجة إلى موافقتهم . ليس بعد الآن |
Özel kuvvetlere gerek yok. | Open Subtitles | نحن لسنا بحاجة إلى أن نخبر القوات الخاصّة |
Bu gıda üretimi için ormanları kesmemiz gerekmediği anlamına gelir. | TED | وهذا يعني أننا لسنا بحاجة إلى قطع الغابات لإنتاج الغذاء. |