Genç erkek. Geniş kalibreli bir silah ile karnından vurulmuş. | Open Subtitles | ذكر.شاب. فقد مقدار كبير من جرح لطلق ناري في البطن |
Eğer vurulmuş olsaydım hastanede yada morgda yatıyor olmam gerekmez miydi? | Open Subtitles | إذا تعرضت لطلق نار , ألا تعتقد بأنني سأكون ممدداً في المستشفى أو المشرحة؟ |
Hırsızlık masasından bir telefon aldım. Balayı için gelen bir adam kafasından vurulmuş. | Open Subtitles | تلقيتُ اتصالاً للتوّ من قسم السرقات، تعرّض رجل لطلق في رأسه في شهر العسل |
İki ajanımız vuruldu, biri ateş altında. | Open Subtitles | .لدينا عميلان قتيلان، وأحدهما يتعرض لطلق ناري |
vuruldu. Şu anda ameliyat oluyor. | Open Subtitles | لقد تعرض لطلق ناري و هو يخضع حالياً لعملية جراحية بسبب إصاباته |
Silahlı bir şüpheli tarafından vuruldum. - Üzüldüm | Open Subtitles | حسنا ,أنا تعرضت لطلق ناري من مشتبه به مسلح |
Görünüşe göre ikisi de vurulmuş. İkinci cesedin üzerinde kimlik yok. | Open Subtitles | يبدو أنّ كلاهما تعرض لطلق ناري، ولا توجد هوية على الجثة الثانية. |
Görünüşe göre ikisi de vurulmuş. İkinci cesedin üzerinde kimlik yok. | Open Subtitles | يبدو أنّ كلاهما تعرض لطلق ناري، ولا توجد هوية على الجثة الثانية. |
Emilio bu sabah vurulmuş. | Open Subtitles | إميليو تعرض لطلق ناري هذا الصباح |
Balayındaki bir adam başından vurulmuş. | Open Subtitles | تعرّض رجل لطلق في رأسه في شهر العسل |
Her taraf kan olmuş. - Birisi vurulmuş gibi. | Open Subtitles | يبدو وكأن أحدهم تعرّض لطلق ناري |
Göğsünün alt kısmından vurulmuş. | Open Subtitles | إذاً فقد تعرّض لطلق ناري في أسفل الصدر. |
Sabah vurulmuş. | Open Subtitles | تعرض لطلق ناري هذا الصباح |
Bunun yüzünden de, vuruldu ve öldürüldü. Olur böyle şeyler. | Open Subtitles | وبسبب ذلك، تعرض لطلق ناري وتم قتله، وهذا يحدُث |
vuruldu. Danny, git birkaç havlu getir. | Open Subtitles | تعرض لطلق ناري، اذهب واجلب مناشف يا داني |
Gerek olmayacak. Leo kendi evinin salonunda vuruldu. | Open Subtitles | لا ضرورة، تعرّض "ليو" لطلق ناري داخل غرفة معيشته. |
Şua şaşırdım bu La Boeuf vuruldu, çiğnendi, dilinden fena halde yaralandı ama konuşmayı bırak şöyle dursun, adam edebiyat parçalıyor. | Open Subtitles | إني مندهش بأن (ليبيف) تعرض لطلق ناري، وسقط، وكاد يقطع لسانه. وليس أنه لا يلتزم الصمت فحسب ولكنه يدمر ثروتنا الإنكليزية. |
İşler karıştı. Connolly'nin kardeşi vuruldu. | Open Subtitles | "ثم ساءت الأمور، تعرض شقيق (كونلي) لطلق ناري." |
Daha yeni tanıştık biliyorum ama ben vuruldum. | Open Subtitles | أعلم أننا قد تقابلنا فقط لكن لقد تَعرضت لطلق نارى |
- Şimdi de çocuğun teki tarafından vuruldum. | Open Subtitles | والآن أتعرض لطلق ناري من طفلة. |
vuruldum! | Open Subtitles | لقد تعرضت لطلق ناري |