"لفعلها" - Traduction Arabe en Turc

    • yapacak
        
    • yapmak
        
    • yapmaya
        
    • yapmayı
        
    • yapmam
        
    • yaparım
        
    • yapmanın
        
    • yapması
        
    • önemli
        
    • yapmamız
        
    Bunu yapacak kadar soğukkanlıysa yalan söyleyecek kadar da soğukkanlıdır demiştin ama bu kadın unvanını, şirketini her şeyini kaybedecek. Open Subtitles لقد قلتِ إن كانت متحجرة القلب لفعلها ستكون متحجرة للكذب بشأن ذلك لكن هذه الإمرآه على وشك خسارة منصبها وشركتها
    Yola çıkmadan önce yapacak çok işim var. Open Subtitles لدي الكثير من الاشياء لفعلها قبل مغادرتي البلدة
    Hala bir savaş sürüyor ve benim yapacak işlerim var. Open Subtitles ما زلت الحرب مستمرة وانا لدي اشياء لفعلها
    Değişimi ya biz yaparız, ya da doğa tarafından yapmak zorunda bırakılırız. Open Subtitles إما بأن نفعلها بأنفسنا، أو سوف نضطر لفعلها من خلال الطبيعة نفسها.
    Kendin için yaptın. yapmaya can atıyordun. Open Subtitles أنت فعلتيها من أجل نفسك أنت كنتِ ستموتين لفعلها
    Ama bu benim işim. yapmayı seçtiğim bir iş. Open Subtitles ولكن هذا إستدعائي ، الوظيفة التي أُخترت لفعلها ، أستطيع هزيمته
    Bir cadıyı öldürdüğüm gerçeği değişmiyor bunu yapmam için kandırılmış olsam da. Open Subtitles فهذا لن يغير واقعة أنني قتلت ساحرة حتى وإن تمَّ خداعي لفعلها
    Hey, sizin vaktiniz yoksa, ben yaparım. Open Subtitles أن لم يكن لديكم وقت لفعلها , أستيطع القيام بها
    Bütün tayfadan, efendim, bunu yapmanın yolunu bulacak tek kişi sizsiniz. Open Subtitles من بين كُلّ طاقمنا، سيدى، أنت الوحيد الذى وجد طريقه لفعلها.
    Her zaman eğlenceli olmasa da yapacak bir çok eğlenceli şey var. Open Subtitles ...أو بالعكس هو دائما غير مسلى، لكن ستجدين الكثير من الآشياء لفعلها
    Astsubay, bence yapacak daha önemli işlerin var. Open Subtitles أيها الرقيب .. أعتقد أنه لديك أمور أفضل لفعلها
    İkinizle bütün gün beraber olmayı çok isterdim ama yapacak işlerim var. Open Subtitles أنظر , أود أن أبقى معكم أنتم الإثنين طوال اليوم ولكن لدى أشياء لفعلها
    Parker, eminim Savannah ve erkek arkadaşının yapacak daha iyi işleri vardır. Open Subtitles باركر,أنا متأكدة ان سافانا ورفيقها لديهم أشياء افضل لفعلها.
    İşler iyi gitmese bile bunu yapacak cesaretim olduğunu bilmek güzel. Open Subtitles هاي , لم تضبط معي انا سعيد , لانه اتتني الشجاعة لفعلها
    10 dolara yapacak adamlar var. Open Subtitles هنالك رجال مستعدين لفعلها مقابل 10 دولارات
    Size yapmak zorunda kaldığım hoş olmayan şeyleri anlatmak istemem. Open Subtitles سأكره أن أخبرك بعض الأمور المؤسفه التي إضظررت لفعلها
    -Bunu yapmak için kocaman bir pazar günü var. -Jackie, eve gitme. Open Subtitles عندي يوم كامل الا وهو الاحد لفعلها جاكي لا تذهبي للمنزل
    Kendin için yaptın. yapmaya can atıyordun. Open Subtitles أنت فعلتيها من أجل نفسك أنت كنتِ ستموتين لفعلها
    Başka işleri de kabul edebilirim ama bu tutkuyla yapmayı istediğim bir şey. Open Subtitles أعني أنني تعرضت لوضعيات متقلبة لكنني لم أشعر بحماسة لفعلها
    Hala süren bir savaş var, ve yapmam gereken bir iş. Open Subtitles ما زلت الحرب مستمرة وانا لدي اشياء لفعلها
    Ayrıca bilmeni istiyorum ki bu evlilik bittiği takdirde, yine seve seve yaparım. Open Subtitles أنا ايضاً أريدك أن تعرفي ، أني سأكون سعيدة لفعلها مرةً أخرى لو فشل هذا الزواج
    Tamam. Bunu yapmanın bir yolu var: beş top aşağı. TED حسناً, هناك طريقة لفعلها وهي ان تسقط الكرات لاسفل
    Yakın zamanda, hepimiz böcek yediğimizde bunun büyük olay olmayacağını çünkü bunun yapması normal bir şey olduğunu düşünüyorum. TED اعتقد قريبا لن يكون بعد الآن من الأخبار الكبيرة عندما نأكل كلنا الحشرات، لأنه مجرد وسيلة طبيعية لفعلها.
    Hayatımda, tuvaleti tamir etmekten daha önemli işlerim var. Open Subtitles لديّ امور أهم لفعلها أكثر من إصلاح المرحاض
    Tek yapmamız gereken şu motosikleti ele geçirmek ve bunu başarmanın tek yolunu biliyorum. Open Subtitles كل ما علينا فعله أن نضع أيدينا على هذه الدراجة النارية وأعرف الطريقة المناسبة لفعلها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus