"لقد أتت إلى" - Traduction Arabe en Turc

    • geldi
        
    Bak, aramızda kalsın ama, dün gece evime geldi, ve berbat durumdaydı. Open Subtitles ،أنظري، بيني وبينك لقد أتت إلى شقتي ،ليلة أمس وكانت حالتها سيئة
    Sen kaybolunca, buraya aramaya geldi. Open Subtitles لقد أتت إلى نيوراتن لإيجادك عندما إختفيت
    Evine geldi, seni soydu. Open Subtitles الشعور لم يكن صحيحاً؟ لقد أتت إلى منزلك وجعلتك تتعرى
    Evine geldi, seni soydu. Open Subtitles الشعور لم يكن صحيحاً؟ لقد أتت إلى منزلك وجعلتك تتعرى
    Buraya Sam yüzünden geldi. Sam'den etkilenmiş. Open Subtitles لقد أتت إلى هنا من أجل سام إنها ملهمة بـ د.سام
    Buraya kendi başına geldi, ve biz şehirdeki bütün hastaneleri arayıp bildirdik. Open Subtitles لقد أتت إلى هنا بنفسها .. وحاولنا الاتصال بكم وبكل مستشفى بالمدينة لنعرف من أين أتت ..
    Acile geldi. Konuşmak istemedi. Open Subtitles لقد أتت إلى غرفة الطوارئ ولم ترغب في أن تتكلم
    Buraya geldi, sana takıldı ve üstelik de nişanlı? Open Subtitles لقد أتت إلى هنا و تورطت معك و في الآخر تطلع مخطوبة؟
    Ofisime geldi ve bir daha görüşmememiz gerektiğini söyledi. Open Subtitles لقد أتت إلى مكتبي وقالت إنها لا تعتقد أن علينا أن نرى بعضنا البعض بعد الآن
    Aşağıya geldi ve seni yerleştirmek için delil çalarken yakaladı Open Subtitles أترى، لقد أتت إلى الطابق السفلي لتقم بعلاقة سريعة، ووجدتكَ تسرق أدلّة لزرعها
    Gribe benzer belirtilerle geldi şimdi hırıltısı var Open Subtitles لقد أتت إلى هنا بأعراض تشبه الزّكام و الآن أصيبت بالصرير
    Dün akşam geldi. Open Subtitles لقد أتت إلى هنا في وقتِ متأخر من يوم أمس
    Kamu hizmetini tamamlamak için iki sene önce geldi ve o günden beri de ondan kurtulamadık. Open Subtitles لقد أتت إلى هنا منذ سنتين لقضاء خدمة مجتمعها لم تكن قادرة على التخلص منها منذ ذلك الحين
    O benim çalıştığım yere geldi. Ben de onun çalıştığı yere gideceğim. Open Subtitles لقد أتت إلى عملي، سأذهب إلى عملها
    O benim çalistigim yere geldi. Ben de onun çalistigi yere gidecegim. Open Subtitles لقد أتت إلى عملي، سأذهب إلى عملها
    Belki de buraya gelmemiştir. geldi. Open Subtitles ربما لم تأتى إلى هنا - لقد أتت إلى هنا -
    - Odana geldi, sonra ne oldu? Open Subtitles لقد أتت إلى غرفتك , ما الذي حصل بعدها ؟
    Frankeşannem, geçen gece evime geldi. - Burada mı? Open Subtitles فرانكن-موم، لقد أتت إلى منزلي بلأمس إنها هنا؟
    Kızınız bana iznim olmadan geldi bana bir mektup verdi Open Subtitles لقد أتت إلى ابنتك بالفعل ببعض "الإدعائات حول "نورثمور
    Bir hafta önce odama geldi. Open Subtitles لقد أتت إلى غرفتي قبل أسبوع مضى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus