- Daha fazla patlamış mısır yapalım. - Hayır, yeterince yedik. Neden filmin geri kalanını izlemiyoruz. | Open Subtitles | ـ لنعمل المزيد من الفوشار ـ لا، لقد تناولنا ما يكفى، لِمَ لا نشاهد بقية الفيلم؟ |
Evet, burada değil.Aşağıda yemek yedik ve 15 dakika önce ayrıldı. | Open Subtitles | هي ليس هنا. لقد تناولنا العشاء بالأسفل، لكنها ذهبت منذ 15 دقيقة |
Yüz kereden fazla birlikte öğlen yemeği yedik... ve bunun daha farklı olduğunu düşünmedim. | Open Subtitles | لقد تناولنا الغداء معاً العديد من المرات و انا لا اعتبر هذا أمراً مختلفاً عن ذلك |
- ...öğlen Hint yemeği yedik. | Open Subtitles | لا يمكننا تناول طعام تايلندي لقد تناولنا طعاما هنديا في الغداء |
Grimpen'e geldiğimizden beri aynı şeyleri yiyip içtik, tek bir şey dışında. | Open Subtitles | لقد تناولنا وشربنا نفس الأشياء منذ وصولنا" إلى "جريمبن" ماعدا شيئاً واحداً |
Bu hafta iki kere pizza yedik, bu akşam sana doğru düzgün, sebzeli bir yemek hazırladım. | Open Subtitles | لقد تناولنا البيتزا مرّتين هذا الأسبوع، لذا أعددتُ وجبة قيّمة اليوم بالخضراوات |
Geçen ay boşanmadan hemen önce birlikte yemek yedik. | Open Subtitles | لقد تناولنا جميعا العشاء معا الشهر الماضى قبل أن تتم اجراءات الطلاق |
Geçen ay boşanmadan hemen önce birlikte yemek yedik. | Open Subtitles | لقد تناولنا جميعا العشاء معا الشهر الماضى قبل أن تتم اجراءات الطلاق |
Neredeyse kusana kadar çikolata yedik. | Open Subtitles | لقد تناولنا الكثير من الشيكولاتة لقد كنّا مرضى للغاية |
- Yok ben iyiyim. Geçer. - 3 paket kremalı puf yedik. | Open Subtitles | لا انا بخير ـ لقد تناولنا ثلاث علب من الكريما |
Dün gece deniz levreği yedik. | Open Subtitles | لقد تناولنا الروفي البرتقالي على العشاء الليلة الماضية |
Evet. Şehirde öğle yemeği yedik. | Open Subtitles | أجل، لقد تناولنا الغداء معاً في وسط المدينة |
İstvan babanla yemek yedik ama ne yazık ki baloda bize katılamayacak. | Open Subtitles | لقد تناولنا العشاء مع والدك ولكن لسوء الحظ لم يستطع الانضمام الينا قي الحفلة |
Yani yemek yedik, pizza. Uçuş yorgunu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أعني، لقد تعشيّنا سوياً، لقد تناولنا البيتزا، قالت أن طيارتها تأخرت |
Aslında geçen hafta birlikte yemek yedik. | Open Subtitles | بالحقيقة , لقد تناولنا غداءً مع بعضنا الأسبوعَ الماضي. |
Beraber yemek yedik. Ona bir şey önerdim ve bundan tiksindi. | Open Subtitles | لقد تناولنا طعام الغداء سوية قدمت له نصاً كرهه للغاية |
-Evet. Dişini fırçalıyor. Yemekte pasta yedik. | Open Subtitles | أجل، إنّها تنظف أسنانها، لقد تناولنا كعكاً في العشاء. |
Yok, sağ ol. Üçümüz de uçakta yedik. | Open Subtitles | لا ، شكراً لقد تناولنا الطعام نحن الثلاثة على متن الطائرة |
Geç saatlere dek çalıştık. Tayland yemeği yedik. | Open Subtitles | انتهى بنا الحال للعمل بوقت مُتأخر لقد تناولنا طعاماً تايلاندياً |
Hiçbir şey. Bir şeyler içtik. Kim olduğumu bilmiyordu. | Open Subtitles | لاشىء , لقد تناولنا مشروباً ولم يكن لديها اي فكرة من أكون |
-Geçen yıl Paris'te birlikte yemek yemiştik. | Open Subtitles | لقد تناولنا وجبة سوياً فى باريس,العام الماضي |