"لقد ظننت أن" - Traduction Arabe en Turc

    • olduğunu sanıyordum
        
    • olduğunu düşünmüştüm
        
    • olduğunu sandım
        
    • göremem sanmıştım
        
    • olduğunu düşündüm
        
    • olduğunu sanmıştım
        
    • olduğunu sanırdım
        
    Geçen hafta gelen uzun boylu, yakışıklı adamın onun erkek arkadaşı olduğunu sanıyordum. Open Subtitles هذا مضحك ، لقد ظننت أن هذا الرجل الطويل الوسيم الذى جاء لزيارتها فى الأسبوع الماضى ، كان صديقها
    Latnok'un sınırsız kaynakları olduğunu sanıyordum. Open Subtitles لقد ظننت أن اللاتنوك لديهم مصادر غير محدودة
    Annemin tekrar görüşmemize hazır olduğunu sanıyordum ama sanırım benim hazır olmam onun da hazır olduğu anlamına gelmiyormuş. Open Subtitles لقد ظننت أن أمى على استعداد لإعادة الأتصال, و لكن أعتقد فقط لأنى على استعداد لذلك لا يعنى كونها هى كذلك.
    Ben aramızda bir şeyler olduğunu düşünmüştüm, ama senden yana birşey olmadığını görebiliyorum. Open Subtitles لقد ظننت أن لدينا شيئا مشتركا لكن من الواضح لست كذلك.
    Hatta odanın benim için olduğunu sandım. Open Subtitles في الواقع، لقد ظننت أن تلك الغرفة من أجلي
    Cicero, eski dostum. Seni bir daha göremem sanmıştım. Open Subtitles (سيسرو) يا صديقي القديم، لقد ظننت أن تلك سوف تكون آخر مرة أراك فيها
    Gürültülü ve halka açık bir ortamın sana şunu söylemek için ideal bir yer olduğunu düşündüm: Karınla çıkıyorum. Open Subtitles نعم ، لقد ظننت أن مكان عام يعم بالضجة سيكون أفضل بقعة لأقول لك أنني كنت أواعد زوجتك
    Sadece zayıf bir yaydan çıkan zayıf bir ok olduğunu sanmıştım. Open Subtitles لقد ظننت لقد ظننت أن السهام الضعيفه من الأقواس الضعيفه..
    Zaten yeterince işin olduğunu sanıyordum bu cehennem deliği bölgesine düzene benzer bir şeyler getirmeye çalışmak gibi. Open Subtitles لقد ظننت أن لديك ما يكفيك بمحاولة إيجاد توازن من نوع ما في هذا القسم الجهنمي
    Winter'ın önündeki "Doktor"un sadece unvan olduğunu sanıyordum. Open Subtitles لقد ظننت أن شهادة الدكتوراة التي لديك جامعية وليست طبية
    O herifin hala içeride olduğunu sanıyordum Open Subtitles لقد ظننت أن هذا المُتشرد مازال فى السجن ؟
    Ben yine onun bir apartman dairesi partisine filan davet edilmek olduğunu sanıyordum. Open Subtitles هل هذا كابوس ؟ لقد ظننت أن الكوابيس تعني دعوة
    Sıradaki konuşmamız gereken gereken konunun yağmur olduğunu sanıyordum. Open Subtitles لقد ظننت أن في الموضوع التالي علي أن أتحدث عن المطر
    Senin de dahil olduğunu sanıyordum. Open Subtitles لقد ظننت أن بإمكاني الإعتماد عليك
    Bunun sadece kötü arkadaş seçimi problemi olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles لقد ظننت أن هذا كان مجرد سوء .إختيار بسيط للصديق
    Benim fikrimin gayet iyi olduğunu düşünmüştüm, fakat onun fikri dahiyane, ve o zaman biliyordum ki onun fikri benimkinden daha iyiydi, fakat sadece nedenini açıklayamadım. TED لقد ظننت أن فكرتي جيدة إلى حد ما, ولكن فكرته عبقرية, لقد عرفت أن فكرته أفضل من فكرتي آنذاك, ولكن لم أستطع أن أعرف السبب.
    Tamamen fiziksel bir temasın alışkın olduğun bir şey olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles لقد ظننت أن الجماع الصرف سيكون سهلا معك
    Kadim Tanrı'nın Büyükbaba olduğunu sandım ama değilmiş. Open Subtitles لقد ظننت أن الإله القديم هو الجد لكنه لم يكن هو
    Cicero, eski dostum. Seni bir daha göremem sanmıştım. Open Subtitles (سيسرو) يا صديقي القديم، لقد ظننت أن تلك سوف تكون آخر مرة أراك فيها
    Evet, öyleyim. İyi bir vaka olduğunu düşündüm. Open Subtitles نعم نعم لقد ظننت أن هذا ملاحظة جيدة
    Bu evliliğin benim için olduğunu sanmıştım ama değilmiş. Open Subtitles لقد ظننت أن هذا الزواج كان لأجلي. لكنه ليس كذلك.
    Bunun yalnızca filmlerde olduğunu sanırdım. Open Subtitles لقد ظننت أن هذا لا يحدث إلا فى الأفلام فقط

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus