"لقد قطعوا" - Traduction Arabe en Turc

    • kestiler
        
    • kesmişler
        
    • kesip
        
    • koparmışlar
        
    Kışkırtıcı konuşması ile dalga geçmek adına dilini kestiler ve kimse bedenine ne yaptıklarını bilmiyor. TED لقد قطعوا لسانه سخرية من خطابه، ولا أحد يعلم ما الذي فعلوه بجسده.
    Çünkü o salaklar, dün gece elektriğimizi kestiler... ve ben de Debra elektrik yokken uyansın istemedim. Open Subtitles هؤلاء الأغبياء لقد قطعوا الكهرباء الليلة الماضية ولم أشأ لديبرا أن تستيقظ بدون كهرباء
    Elektriği kestiler bile. Hemen bir hareket birimi göndermen gerekiyor! Open Subtitles لقد قطعوا الطاقه ، اريدك ان ترسل المسانده الان الى هنا
    Basit bir fotoğraf hilesi. Ağabeyinin saçını kesmişler. Open Subtitles صورة متوسطة التزييف لكنها جيدة, لقد قطعوا شعر أخيك.
    Sokağın aşağısında bir elektrik hattını kesmişler yanlışlıkla kabloları tamir ediyorlarmış, o sırada birini göndermişler. Open Subtitles لقد قطعوا بالخطأ خط المشغل اخر الشارع كانوا يصلحون الكابل لذا ارسلوا شخص ما
    Yumruğum kadar bir kas kitlesini kesip aldılar ve beni sakat bırakıp işe yaramaz bir halde bıraktılar. Open Subtitles لقد قطعوا قطعة من العضلة بحجم قبضتي تقريباً وتركوا لي هذا الشيء المشوه عديم الفائدة
    Hologram kartalımın kafasını koparmışlar. Open Subtitles انظر لما فعلوه ببطافتي البلاتينية لقد قطعوا عنق نسري المجسم
    Onlar bizi burdan dışarı atmak için elektriği kestiler Sen, aptal mısın? Gerçekleri bilmeden. Open Subtitles لقد قطعوا عنا الكهرباء واجبرونا على الخروج .. بدون معرفة الحقائق والوقائع فأنت تحاول اختلاق الأخبار
    Hayır, Joe, elektriğimi kestiler. Biliyorum! Open Subtitles لا جو , لقد قطعوا الكهرباء اعلم انهم فعلوا هذا
    Anne suyu kestiler, sifonu çekemezsin. Open Subtitles أمي، لقد قطعوا الماء، لا يمكنك فتح الماء
    Laboratuara geri götürmek için parmaklarını kestiler. Open Subtitles لقد قطعوا أصابعه وأخذت البقايا إلى المختبر
    Haberleri izleyip kudurmayalım diye telefonları ve televizyonları kestiler. Open Subtitles لقد قطعوا كل الهواتف والتلفاز حتي لا نشاهد الأخبار ونغضب
    Hapishanede dilini kestiler o yüzden konuşamıyordu. Open Subtitles لقد قطعوا لسانه في السجن, لئلا يتحدث
    Ben biliyorum. Kabloyu kestiler. Open Subtitles أعرف ذلك، لقد قطعوا الخط الرئيسي.
    Elektriği kestiler ve yiyecek hiçbir şeyim yok. Open Subtitles لقد قطعوا الكهرباء وليس لدي شيئاً لأكله
    Dün gece elektriğimizi kestiler ve... ailemizde çalışan tek kişi benim... ve hamileyim, ve lisedeyim. Open Subtitles ... لقد قطعوا التيار الكهربائي الليلة الماضية, و ... انا الوحيدة بيننا .. التي تملك وظيفة
    Telefon hattını kestiler. Niye buradasın? Buraya seninle olmak için geldim. Open Subtitles لقد قطعوا الخطوط، لماذا انت هنا؟
    İlk olarak bütün iletişim kesmişler otel telefonları, müşterilerin cep telefonları güvenlik kameraları. Open Subtitles لقد قطعوا فوراً كل الاتصالات هواتف الفندق, هواتف النزلاء المحمولة كاميرات الامن
    - Ses tellerini kesmişler. Open Subtitles . " بربك " بين - . لقد قطعوا حباله الصوتية -
    - Beni kesmişler. - Evet, konuşmasını kestikleri için kızgın. Open Subtitles لقد قطعوا خطابي - أجل، أنها غاضبة لأنهم قطعوا خطابها -
    Yaşam kanıtı olarak parmağını kesip 20 milyon dolarlık fidye talebiyle birlikte ailesine göndermişler. Open Subtitles لقد قطعوا إصبعه ومن ثم أرسلوه إلى والديه كإثبات... على حياته, وطلبوا فدية قيمتها 20 مليون دولار..
    Yedek güç kablolarını koparmışlar. Open Subtitles لقد قطعوا كبل الطاقة الثانوي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus