"لكنّكَ" - Traduction Arabe en Turc

    • Ancak
        
    • Ama sen
        
    • - Ama
        
    • Lakin
        
    • Ama siz
        
    Ancak aradığım erkek değilsin. Ben de sana göre değilim. Open Subtitles لكنّكَ لستَ مثالياً بالنسبة إليّ، ولستُ أظن أنّي مثاليةً لكَ.
    Ancak savunma sanatlarını öğrenmemi sağlayan ebeveynlerdi. Ebeveynler insanı korur. Open Subtitles لكنّكَ تملك موهبة إلهية متمثّلة في مهاراتكَ، يمكنكَ محاربة الشرّ، و حماية سبيل الحقّ.
    Ama sen, annem ve sevdiğim herkes bu dünyayı kurtarılası yapıyor. Open Subtitles لكنّكَ وأمي وكلّ من احفل بشأنهم، تجعلون هذا العالم مُستحقاً للإنقاذ.
    Bir saat ileri alırız, Ama sen bunu unuttun Ortağın biraz yemlenmek için ortaya çıktı Ama bulduğu boş bir tabaktı Open Subtitles ساعةً أمام ، لكنّكَ نسيت لأنّ شريكك ظهر، ليأكل لكن ما وجده صحنًا فارغًا،
    - Ama sen beni Ziyaretçiler hakkında uyarmıştın. Open Subtitles لكنّكَ حذّرتني من الزائرين
    Sana beni tekrar öpme şansı vereceğim... Lakin kazanamazsan! Open Subtitles حينها سأسمح لكَ بأن تقبّلني مجدّدًا و لكنّكَ لن تربح!
    Ama siz boğulmadınız, yani bilgisayar bölümüne gelip de benim saçmalamamı dinleyebilirsiniz. Open Subtitles لكنّكَ حيّ، بما يخوّلكَ النزول لقسم الدعم الفنيّ والإصغاء لثرثرتي
    Ancak bu teke tek bir müsabaka. Karışmanıza izin verilmez. Open Subtitles لكنّكَ ليس مسموحاً لكَ بالتدخل في هذا القتال.
    Ama... Bu oyun, normal zamanlar için geçerli. Ancak eğer kudretin varsa görevin de vardır. Open Subtitles يحقّكَ الوفاء بذلك في ظروف عاديّة، لكنّكَ تحوذ قوى وعلى عاتقكّ واجب.
    Peki, tüm ağır işleri ben yaptım Ancak övgüye değer olan katil sendin. Open Subtitles حسنٌ، لقد قمتُ بالأعمال الشّاقّة، لكنّكَ كنتَ القاتل الفاسد الجدير بالثّناءِ.
    Ancak sen, onu uçurumun kenarından aşağı itiverdin. Open Subtitles لكنّكَ حينئذٍ أوديتَ به للهاوية.
    Ancak siz melek değilsiniz. Open Subtitles لكنّكَ لستَ قدّيساً.
    Evet, Ancak bunu görmedin. Open Subtitles -نعم. لكنّكَ لم ترَ هذه .
    Ama sen sana saygısızlık yapıyor gibi hissettin ve böyle tepki verdin. Open Subtitles لكنّكَ شعرتَ أنها تقلِّل من احترامك وجاءت ردّة فعلك على ذلك
    Ama sen, bunu istemeyen dört kişinin peşindesin. Open Subtitles لكنّكَ تسعى وراء الأربعة الذين لا يرغبون
    House, evde asla gizli bir şeyini bırakmıyor. Ama sen, arada bir gelip gitsen de yıllarca onunla aynı ofiste çalıştın. Open Subtitles لكنّكَ عملتَ معه بالمكتب نفسه، من آن لأخر، لأعوامٍ
    İlk hafta akşam yemeklerini yaptım Ama sen hiç gelmedin. Open Subtitles ،أوّل أسبوع أعددتُ لكَ العشاء لكنّكَ لم تأتِ
    - Ama canın waffle çekiyordu senin. Open Subtitles لكنّكَ كنتَ تتطلّع لتناوله.
    - Ama nasıl öldüğünü biliyorsun. Open Subtitles لكنّكَ تعرف كيف مات.
    Bu fedakarlık zorlu olacak. Lakin sen de güçlüsün... Open Subtitles التضحية ستكون صعبة، لكنّكَ قوي...
    Lakin başka birinin ismini kullanırsan- Open Subtitles لكنّكَ إن استخدمتَ اسم أحدٍ آخر...
    Ama siz bunu zaten biliyordunuz değil mi? Open Subtitles لكنّكَ تعلم هذا سلفاً، أليس كذلك؟
    Ama siz kendinizi yenilmez sanıyordunuz. O yüzden de size katılmadım. Open Subtitles لكنّكَ ظننتَ نفسكَ لا تُقهَر.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus