Seni içeriye davet etmek isterdim ama sanırım yukarısı epey serin olacak. | Open Subtitles | أريد دعوتك للدخول، لكن أظن أن الطابق العلوي سيكون بارداً |
Kartlardan anlamam ama sanırım bu 45'lik full house'u yener. | Open Subtitles | لا أتقن اللعبة لكن أظن أن هذه أوراقٌ كاملة |
ama sanırım asıl soru, melekler şehri neden kadın nüfusunu yok etmede cehennemden çıkma bir yer haline geldi? | Open Subtitles | لكن أظن أن السؤال المهم هو لماذا تتهور مدينة الملائكة و تدمر نسل نسائها بهذا الشكل؟ |
Benden duymuş olma ama bence ölümü bu yüzden olmuş. | Open Subtitles | لا تقتبسي كلامي الآن، لكن أظن أن هذا ما قتله |
Bu arada, sana söylemedim ama bence birlikte yaptığımız en iyi film bu olacak. | Open Subtitles | .. بالمُناسبة، لم أخبرك بهذا لكن أظن أن هذا أفضل أفلانا |
Şu an elimde kitabı yok, ama sanırım tam tanımı böyleydi. | Open Subtitles | ليس التعريف أمامي بالضبط لكن أظن أن هذا هو التعريف |
Ben de ekonomik bağımsızlıktan yanayım ama sanırım kız kardeşliğin ilkönce gerçek pudingin içeriğini bilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | أنا أويد الأعتماد المالي على النفس لكن أظن, أن الأخوات |
ama sanırım buradan bir ders çıkardım. İkiniz de çenenizi kapayın! | Open Subtitles | لكن أظن أن هذا علمني درساً - أخرسا أنتما الأثنان - |
ama sanırım kendi ortaklarına sahip olmak böyle görünüyor. | Open Subtitles | لكن أظن أن هذا مايعنيه إمتلاك شركتّك الخاصة، صحيح؟ |
ama sanırım bu olayı çözmenin tek bir yolu var. | Open Subtitles | لكن أظن أن هنالك طريقةٌ واحدة لحل هذا الأمر |
...ama sanırım üçüncü bölüme çok az kaldı değil mi? | Open Subtitles | لكن أظن أن الحلقة الثالثة مبكرة للغاية، تعلم؟ |
Bunun olmasından mutlu değilim ama sanırım atlatabilirim. | Open Subtitles | أنظر، لست سعيدة أن هذا حصل لكن أظن أن يمكنني أن أتخطاه |
Bu sabah çıkması gerekiyormuş ama sanırım bir şey fikrini değiştirmiş. | Open Subtitles | كان من المفترض أن تغادر الفندق هذا الصباح لكن أظن أن شيئاً ما غير رأيها. |
Oranlardan emin değilim, ama sanırım bir asteroidin sizi öldürüp acılarınıza son verme ihtimalinden daha yüksektir. | Open Subtitles | أنا لست متأكد من المعطيات , لكن أظن أن هذا أفضل من ظهور كويكب يضع حدا لمعاناتك |
ama sanırım artık duyabilirsin. Atalar konusunda yardımın lazım. | Open Subtitles | لكن أظن أن بوسعك سماعي الآن، أحتاج إلى مساعدتك بشأن السالفين. |
Şimdiye kadar takımı suçluyordum ama sanırım sorun ben olabilirim. | Open Subtitles | طوال هذا الوقت كنت ألقي باللوم على البدلة لكن أظن أن المشكلة ربما كانت في أنا |
Hiç nüfuzunu kullanmadın mı? Umarım her şey düzelir ama bence yasalar önünde herkes eşit olmalı. | Open Subtitles | كلا.امل أن تنجح الأمور معك و لكن أظن أن القانون يجب أن يسري على الجميع |
ama bence ellerini biraz daha geride tutmalısın. Belki de tam şurada... | Open Subtitles | لكن أظن أن يديك لم تغطّيا كامل الوجه، يجب أن تكونا هكذا... |
Gerçekten çok üzgünüm ama bence burada bitirmemiz gerek. | Open Subtitles | أنا حقاً في شدة الأسف لكن أظن أن علينا إنهاء الأمر عند هذا الحد |
Pamuklu seviyorum ama bence pamuk karışımlı almalıyız. | Open Subtitles | وأنا أحب القطن لكن أظن أن علي شراء قماش ممزوج |
Belki öyle ama bence karakterim biraz zamanının ötesinde bir tip. | Open Subtitles | ربما لا, لكن أظن أن شخصيتي كانت قبل أوانها |