Burada kimse yok ama kapı kırılarak açılmış ve boğuşma izleri var. | Open Subtitles | لا أحد هنا، لكن تمّ تحطيم الباب. هناك دلائل على وجود مُقاومة. |
Kocası John kurulunuza bir sunum yapmış ama fon talebi reddedilmiş. | Open Subtitles | ,زوجها قدّم عرضاً لمجلس إدارتكَ اليوم و لكن تمّ رفض التمويل |
Birkaç dakikalığına aptal gibi hissettim ama sonuç iyi oldu. | Open Subtitles | حسنـاً، شعرتُ بالغبـاء لبضعة دقـائق، لكن تمّ معـالجة الأمر بشكل جيّد |
Affedersin, ama kafam neredeyse koparıldı ve acıyor. | Open Subtitles | معذرةً، لكن تمّ تمزيق رأسى تماماً وهذا أمرٌ ضارّ للغاية |
Parkeler akçaağaçtan yapılmış. Kaliteli parke ama verniklenmiş. | Open Subtitles | صنعت هذه الألواح الأرضية من خشب القيقب المعالج، لكن تمّ طلاؤها تماماً |
İşinizdeki nakit krizinden bahsettiniz ama düzenli olarak kişisel hesabınıza nakit yatırılmış. | Open Subtitles | لكن تمّ إيداع مبالغ منتظمة بحساباتكَ الشخصية |
İhtiyar ceza almadı, ama iki oğlu da müebbet yedi. | Open Subtitles | لم يتم القبض على الزعيم لكن تمّ سجن اثنين من ولديه لمدى الحياة |
Kâğıtlar henüz ulaşmadı ama 90'larda bir kadını görmemesi için uyarı almış. Arayan adamımız o olabilir. | Open Subtitles | لا يملك سجلاً جنائياً فعلياً، لكن تمّ إصدار بضعة أوامر ردعية من عدّة نساء بأيام التسعينات، قد يكون المتصل الغاضب |
Seni üzmek istemem dostum ama kandırıldın. | Open Subtitles | أكره نقل هذا الخبر إليكِ يا أختاه لكن تمّ خداعكِ |
Gıda tesisinde virüs yayılması olmuş ama biyolojik tehlike ekibi tarafından kontrol altına alınmış. | Open Subtitles | أُطلق القليل من العامل المرضيّ في مصنع الأغذية، لكن تمّ احتواؤه على يد فرق المواد الخطِرة |
- Hayır, beni almadılar ama seçmelere dolu gitmiştim. | Open Subtitles | كلا، لم يختاروني، لكن تمّ تكليفيي بعملية الانتقاء |
Çocukken başı bir tür belaya girmiş ama detaylar çok iyi gizlenmişti. | Open Subtitles | تعرّضتْ لمشاكلَ في صغرها. لكن تمّ التكتّمُ الشديدُ على التفاصيل. |
Randolph büyük bir gelişme aşamasında olduğunu ama insanlar üzerinde test yapmasına izin verilmediği söylemişti. | Open Subtitles | قال أنّه كان على وشك إحراز تقدّم كبير، لكن تمّ رفض طلبه للإختبار البشري. |
Mesajın içeriğine ulaşamadım ama ödemeli bir telefondan gönderilmiş. | Open Subtitles | لمْ أستطع الحصول على المُحتوى، لكن تمّ إرسالها من هاتف للإستعمال لمرّة واحدة. |
ama arama telefon santralinden bağlanıldığı için tam olarak kime bağlanıldığını göstermiyor. | Open Subtitles | لكن تمّ توجيهه عبر مركزيّة الهواتف، لذا لا يُظهر مع من كانت مُتصلة. |
ama tüm okulun gözü önünde sokaktan alındı ve şu anda Adalet Bakanlığı'ndayız. | Open Subtitles | لكن تمّ سحبه من الشارع أمام مدرسته، ونحن في وزارة العدل. |
- Hayır, ama vergi dairesine bildirilmemiş kumar kazançlarından bahsetti. | Open Subtitles | كلاّ، لكن تمّ إعلامي بأموال أنت مدين بها لمصلحة الضرائب من أرباح مُقامرة غير مُعلنة. |
Spor vaktinizi böldüğüm için beni affedin ama bölgemin geleceği hakkında tavsiye almak için çağrılmıştım. | Open Subtitles | أعذرني على مقاطعة وقتك ومتعتك، لكن تمّ إستدعائي لأحصل على قراراً |
Hepiniz dinleyin, üzgünüm ama hepimiz başka bir yere gönderildik. | Open Subtitles | يارفاق، أنصتوا المعذرة لكم، لكن تمّ إبعادنا جميعنا. |
ama sen de aynı benim gibi seçildin. Hoşumuza gitmeyebilir ama bu işte birlikteyiz. | Open Subtitles | لكن تمّ اختيارك مثلي تمامًا، شئنا أم أبينا، إننا منخرطتان معًا. |