Ama görüyoruz ki bu yerler göz ardı edilemez bir ölçekte değişiyor. | Open Subtitles | لكن يُمكننا الإدراك بأنفسنا أنّ هذه الاماكن تتغير على مستوىً يصعب تجاهله |
Ama son 48 saatteki dokuz vakayı onlarla ilişkilendirebiliriz. | Open Subtitles | لكن يُمكننا وصلهم بتسع حوادث حدثت فى ال48 ساعة الماضية. |
Kendini kurtarırsın sanıyordum Ama senin dediğin gibi de olur. | Open Subtitles | لقد ظننتُ بأنّكِ ستُساعدين نفسكِ بالخروج من هُنا لكن يُمكننا الّلعب بطريقتكِ |
Adamlarım seni yakalar. Seni öldürürler. Ama bir anlaşma yapabiliriz. | Open Subtitles | جماعتي سيُطاردونك، وسيقتلونك، لكن يُمكننا إبرام إتفاق. |
Yemek için çok uğraştığını bildiğim için kabalık etmek istemedim Ama birer içki içip gideceğiz. | Open Subtitles | أعلم أنّك مررتَ بكثير من المتاعب مع العشاء، لذا لم أود ان أكون وقحة، لكن يُمكننا فقط شرابٍ واحد. |
Sadece otobüslerden kurtulmak için verdigim bir örnekti. Ama ne istersek yapabiliriz. | Open Subtitles | كان مثالاً كيف بإمكاننا تجنّب الحافلات، لكن يُمكننا أن نقوم بما نشاء القيام به. |
Ama yapmaya çalışacağı her şeyi engellemeye çalışabiliriz. | Open Subtitles | لكن يُمكننا العمل على إضعاف كلّ عمل يُحاول القيام به. |
Henüz bir cinayeti önleyemedik Ama başarılarımız arasına büyük çaplı hırsızlığı ekleyebiliriz. | Open Subtitles | حسنًا، لقد منعنا وقوع جريمة قتل مُجددًا، لكن يُمكننا إضافة سرقة كُبرى أخرى لقائمة إنجازاتنا. |
Ama sonuna kadar mücadele edip deneyebiliriz. | Open Subtitles | و لكن يُمكننا المقاتلة بضراوة و يُمكننا أن نحاول |
Bu noktada yörüngeye girmek için çok hızlı oluruz Ama belirli bir rotadan geçebiliriz. | Open Subtitles | سنسير بسرعة كبيرة الآن بهذه اللحظة لندخل بالمدار لكن يُمكننا التحليق بجواره |
Ama isterseniz size bir şişe getirtebiliriz. | Open Subtitles | لكن يُمكننا الإرسال لطلب زجاجة جعة إذا أردتي هذا |
Ama bağladığımız bazı noktaları o görememiş. | Open Subtitles | و لكن يُمكننا الوصول لبعض النقاط التي لم يستطع الوصول أليها |
Ama o zaman da seni adalete engel olmaktan göz altına alabiliriz. | Open Subtitles | لكن يُمكننا القبض عليكَ .بتهمة عرقلة مُهمةٍ رسمية |
Kötü göründüğünü biliyorum, Ama açıklayabiliriz. | Open Subtitles | أعلم أن هذا الأمر يبدو سيئًا ، لكن يُمكننا تفسيره |
- Ama isterseniz kapatabiliriz. | Open Subtitles | - لكن يُمكننا إطفائُها لَو أرَدت - لا يَهُمُني ذلك |
Şu anda görmüyorum Ama isterseniz bulabiliriz. | Open Subtitles | لا أراه، لكن يُمكننا أن نبحث عنه |
Aslında... garaja dönme vaktim geldi Ama bu konuşmaya sonra devam edebiliriz. | Open Subtitles | أتعرفين... حان وقت ذهابي إلى المرآب، لكن يُمكننا إرجاء هذه المُحادثة لوقتٍ لاحق. |
Ama biz koruyabiliriz. Eğer bize Koroner ile nasıl irtibata geçtiğini söylersen. | Open Subtitles | " لكن يُمكننا فعل ذلك إذا أخبرتينا بكيفية التواصل مع " الطبيب الشرعي |
Wesley'le buluşmam iyi geçmedi Ama en azından adamlarından birini daha ortadan kaldırdım. | Open Subtitles | شرابي مع (ويلسي) لم يسر على نحوٍ طيّب، لكن يُمكننا استبعاد عميل آخر من عملائه. |
- Anlamadık Ama anlaşabiliriz. | Open Subtitles | .كلّا, لكن يُمكننا |