"للإبقاء" - Traduction Arabe en Turc

    • tutmak
        
    • tutabilmek
        
    • tutmanın
        
    • tutmanıza
        
    Bak, raporlara geçen tecavüz sayılarını alçak tutmak için elimizden geleni yapıyoruz. Open Subtitles انظري، نقومُ بأقصى ما نستطيع للإبقاء على عمليات الاغتصاب المُبلّغ عنها مُنخفضاً
    Seçimi bahane ederek seni sonuna dek yanımda tutmak benim hatam. Open Subtitles إنّه خطئي للإبقاء عليكِ بجواري حتّى النهاية باستخدام الإنتخابات كعذر
    Randall'ı evinde tutabilmek için çaresiz kalmıştı, herhangi bir şeye inanabilirdi. Open Subtitles كانت يائسة جدا للإبقاء على راندال بالمنزل كنت لتصدق أي شيء
    Ben bu ajansı ayakta tutabilmek için kendimi parçalıyorum. Open Subtitles أنا أقتل نفسى فى محاولة للإبقاء على هذه الوكالة
    Onu sahada tutmanın başka bir yolu olmalı, Joan. Open Subtitles لا بُد أن تكُون هُناك وسيلة أخرى للإبقاء عليها فى الميدان
    Kaldığı otele doğru giden ekiplerimiz var fakat ayrılmak üzereydi ve onu orada tutmanın tek yolu, sahte tavır sergilemekti. Open Subtitles لدينا فرق في طريقها إلى الفندق الذي يقيم فيه ولكنه كان على وشك الانصراف والسبيل الوحيد للإبقاء عليه هناك، هو كذبة بسيطة.
    Japonların Judo'su gibi farklı bir yaklaşım, ...ama rakibinizi tutmanıza gerek yok. Open Subtitles حينها سيصبح نهج مختلف، مثل "الجودو" اليابانيّة. لا داعي للإبقاء على خصمك.
    Ancak bu onu öldürmek istemesi için bir neden değil. Onu canlı tutmak istemesi için bir neden. Open Subtitles لازال , هذا ليس بدافع لقتل الراجل هذا دافع للإبقاء عليه حياً
    Sanırım bazı insanlar bunu teraziyi dengede tutmak için yapıyorlar. Open Subtitles حسنٌ، أظن أنّ الأشخاص يكذبون للإبقاء على أمورهم متّزنة
    Şimdi de birileri bu şifreyi gizli tutmak için insanların hafızasını mı siliyor? Open Subtitles والآن يقوم أحد ما بمحو ذكريات الناس للإبقاء على تلك الشفرة كسرّ؟
    Daha önce de belirttiğim gibi, Web sitesini işlevsel ve güvenli tutmak için işe alındım. Open Subtitles مثلما صرحت في العلن لقد تم تعيينى للإبقاء على موقع إلكتروني يعمل و آمن
    Şimdi ise, eski gemileri su üzerinde tutmak için ödünç aldığımız yenisini bitirmek için, sermayemin çoğunu harcıyorum. Open Subtitles الآن للإبقاء على السفن القديمة تطفو علىّ الأخذ من الأموال التي قُمنا بإستعارتها لإنهاء بناء السفن الجديدة
    Zygonlar artık orijinali sadece onlar hakkında daha fazla bilgiye ihtiyaç duyuyorlarsa hayatta tutmak zorunda. Open Subtitles يحتاج الزيغون للإبقاء على النسخة الأصلية فقط في حال إحتاجوا معلومات إضافية منهم
    Ben bu ajansı ayakta tutabilmek için kendimi parçalıyorum. Open Subtitles أنا أقتل نفسى فى محاولة للإبقاء على هذه الوكالة
    Bir düzenleme komitesi kurmaya hazırım ama samimi olmak gerekirse bir oda dolusu yasa bilginini göreve bağlı tutabilmek kedileri gütmeye benzer. Open Subtitles أنا مُستعدة لإقامة لجنة تنظيم لكنى بصراحة أحاول تحضير عدد كامل من البارعون بالقانون للإبقاء على المهمة
    Genetik molekülleri içeride tutabilmek için. Open Subtitles للإبقاء على الجزيئات الجينية محصورة داخلها
    Bir zamanlar İngiliz Bayrağı'nda ki kırmızıyı tutabilmek için kanımı akıtırdım. Open Subtitles لقد كان هناك وقت والذي نزفت فيه الدم ... (للإبقاء على الإتّحاد يا (جاك
    Bir zamanlar İngiliz Bayrağı'nda ki kırmızıyı tutabilmek için kanımı akıtırdım. Open Subtitles لقد كان هناك وقت والذي نزفت فيه الدم ... (للإبقاء على الإتّحاد يا (جاك
    Bu, onu orada tutmanın tek yolu. Open Subtitles هذه هي الطريقة الوحيدة للإبقاء عليه هنا
    Lanet olsun. Bu herifi burda tutmanın başka bir yolunu arıyacağım. Open Subtitles .لابد أن أجد طريقة للإبقاء عليه هنا
    Japonların Judo'su gibi farklı bir yaklaşım, ...ama rakibinizi tutmanıza gerek yok. Open Subtitles حينها سيصبح نهج مختلف، مثل "الجودو" اليابانيّة. لا داعي للإبقاء على خصمك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus