Amerikan Kızılhaç'ı açlıktan ölen Polonyalı köylülere yiyecek dağıtıyor. | Open Subtitles | وزع الصليب الأحمر الأمريكي مساعدات غذائية للفلاحين البولنديين الجوعى |
Toprak sahipleri işlenmemiş topraklarını köylülere satmaya zorlanabilir. | Open Subtitles | يجب الضغط على ملاّك الأراضي ليبيعوا أراضيهم الغير مستعملة للفلاحين |
Sonra bir bakmışsın, vergilerimi internet üzerinden ödeyip apış aramın resmini Afgötistan'daki köylülere twitter'dan yollamaya başlamışım. | Open Subtitles | وقبل أن تشعري بمايحدث أصبح أدفع الضرائب ارسل صوري خيمتي على تويتر للفلاحين .. |
Bu ev köylüler için. | Open Subtitles | هذا مسكن للفلاحين |
Bu köylülere göstermeye tenezzül edilecek bir yüz değil. | Open Subtitles | هو لَيسَ وجه لتورية للفلاحين |
Hatta, Frederik koleliği kaldırıp, köylülere özgürlük vererek Johann'dan da ileri gitti | Open Subtitles | (فريدرك) فعل اكثر مما فعله (جوهان) حينما الغي العبودية ، واعطي للفلاحين حريتهم |
Manastır köylülere toprak verdi. | Open Subtitles | ذلك الدير الذي أعطى .... أرضا للفلاحين |