"لمحل" - Traduction Arabe en Turc

    • dükkanına
        
    • dükkanı
        
    • dükkânına
        
    • s
        
    • salonuna
        
    • mağazasına
        
    • bakkalına
        
    • dükkanının
        
    • dükkanından
        
    Şerif kumaş dükkanına gittim, yün ipliği ve yün iğnesi aldım. Open Subtitles شريف ذهبت لمحل القماش فأخضرت بعض الخيوط و بعض إبر الحياكة
    Adres, muhtemelen küçük bir tekel dükkanına veya bir haber ajansına ait olacaktı, değil mi, Bay Mayfield? Open Subtitles العنوان على الأرجح هو لمحل سجائر أو تاجر
    Ben de bunu bizim rehine dükkanı sahibiRosie´le bahis oynamak için şans olarak gördüm. Open Subtitles رأيت بانها فرصة لعمل رهان مع روزي المالك لمحل الرهان.
    Yalan söyledim. Beni video dükkânına götürecekti. Open Subtitles انا كنت اكذب هي بتاخذني لمحل فديو الاعاب
    Tamam o zaman, Gloria's üzerinden gideceğim. Sence neye ihtiyaç var? Open Subtitles اوكي لاذهب لمحل غلوريا ماذا تضنين انك تحتاجين ؟
    Onu daha önce güzellik salonuna götürmek istedim ama sen olmaz dedin. Open Subtitles لقد قلت لك أني سآخذها لمحل تصفيف الشعر و لكنك رفضت ذلك
    İlk kez kadın iç çamaşırı mağazasına gittim. Open Subtitles كانت أول مرةٌ أذهب فيها لمحل للملابس النسائية
    Tüm koleksiyonlarımı topluyorum ve onları götürüp çizgi roman dükkanına satacağım. Open Subtitles سأجمع كل مقتنياتي و أنزل بهم لمحل مجلات الصور المتحركة لكي أبيعها
    Başka bir sorun daha çıkmadan Sen puro dükkanına gitmelisin. Open Subtitles عليك العودة لمحل السجائر قبل أن يحدث أمر آخر
    Her ay başında, Earl devlet yardımını alır ve doğruca içki dükkanına gider. Open Subtitles كُلّ شهر، إيرل يُصرّفُ المراقبة وبعد ذلك يذهب مباشرة لمحل بيع الكحول
    Yeni kahve dükkanına uğrayabilir miyiz? Open Subtitles اسمع، هل نستطيع أن نذهب لمحل القهوة الجديد؟
    Yani yine içki dükkanına girer, bütün gün kafayı çekersin. Open Subtitles وهذا يعني أنّك عدت لمحل الخمور. وتثمل طوال اليوم.
    İşimi ko'dumun tatlı dükkanına taşımayacağım ihtiyar. Open Subtitles أجل، أنا لن أنقل عملي لمحل فطائر أيها العجوز
    ! ? İçki dükkanı kasası açacak adam arıyorsanız, O ben değilim. Open Subtitles إن كنت تبحث عن رجل يحل رموز خزنة لمحل بيع المشروبات الكحولية، فلست بالرجل الذي تريده
    Belki de sarhoşken sahneye çıkmak bir içki dükkanı soygunu bencilce bir kahramanlık gösterisi ya da gecikmiş bir hasat Sudan'da bir soykırımına yol açabilir. Open Subtitles ربما تمثيل سكرانة او سرقة بلهاء لمحل خمور اداء بطولي اناني حصاد متأخر
    Carrie'yi silah dükkânına götürmek üzere arabayı kullandığını varsayıyoruz. Open Subtitles اااه , لقد توقعنا بأنه كان يريد اخذ كاري لمحل الأسلحة النارية
    Rebecca'yla beraber üniversitede oda arkadaşıyken tuvalet kâğıdı satın almak yerine binamızın alt katındaki dondurma dükkânına gidip peçete çaldığımızı anlatmıştım sana. Open Subtitles ..عندما كنا رفيقات سكن بالجامعة , لقد كنا بدلاً من شراء أوراق المرحاض نذهب لمحل آيس كريم تحت شقتنا
    Cadde'deki Felicia's isimli bir dükkanın vitrinine bakmaya götürürdü. Open Subtitles كانت تأخذني لمحل صنع نوافذ في منطقة تعج بالجواهر وسطالمدينةالشارعالثالث"فيليشا"
    Kapanmadan önce yine atari salonuna gitmek istersem, giderim. Open Subtitles إذا رغبت الذهاب لمحل ألعاب الفيديو الليلة حتى يغلق ، أفعل ذلك.
    Ve bisikletimi bisiklet mağazasına götürmüştüm-- buna bayılıyorum-- tekerlekleri "düzeltme" adı verilen bir şey yapmak istediler. TED أخذت دراجتي لمحل الدراجات - أحب هذا - نفس الدراجة، ليقوموا بشيء يسمى "تضبيط" العجلات.
    Castillo birkaç defa bakkalına gelip biraz içki ve prezervatif aldığını söylemişti. Open Subtitles (كاستيو) قال إنّه أتى لمحل مرات عديدة، لشراء الشراب والواقيات
    Yan tarafta Bir Tofu dükkanının amblemi vardı. Open Subtitles انا فقط رايت اعلا ن لمحل الفول على سيارته
    Yerel bir silah dükkanından bir parti alınmış. Open Subtitles . وتعقبتها حتى وصلت للدفعة التي تعود لمحل أسلحة محلي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus