Üniversiteye uzağa gitme konusunda emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكدة من الذهاب بعيدًا من أجل الجامعة. |
Buraya dönmek konusunda emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكدة من العودة هنا |
Evet. Ama boyundan emin olamadım. Bir dene. | Open Subtitles | نعم، لَكني لم أكن متأكدة من مقاسك اذهبـي وجربي هذة القطعه |
Günaydın. Ne zaman gelip odayı temizlememi istediğinizden tam olarak emin olamadım. | Open Subtitles | صباح الخير، لم أكن متأكدة من الوقت الذي تريد مني |
Geleceğinden pek emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكدة من قدومك |
Ben de davet edildiğimizden pek emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكدة من أننا مدعوتان |
- Evet. Telefonda doğru duyduğuma emin olamadım. | Open Subtitles | لم أكن متأكدة من أنني سمعته بشكل صحيح على الهاتف |
Geri isteyip istemeyeceğinden emin olamadım. | Open Subtitles | لم أكن متأكدة من أنك تريده مجددا. |
Affedersin. Gelmene sevindim. Kısa süreli bir işin gelip gelmeyeceğinden emin olamadım. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}آسفة, سعيدةً لقدومك لم أكن متأكدة من حضورك, لعمل كهذا |
Ben de davet edildiğimizden pek emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكدة من أننا مدعوتان |