| sadece kendime saklayabilirim. Kimsenin varlığından haberi bile olmaz. | Open Subtitles | سأحتفظ بها لنفسي فقط لن يعرف أحد حتى بوجودها |
| Ben de sadece kendime açıkladım. | Open Subtitles | لقد قمت بتفسير الأمر لنفسي فقط |
| "Sanırım seni sadece kendime istedim... "...ama sonra tüm o korkunç adamların seni ellediğini-- | Open Subtitles | أعتقد أني أردتك لنفسي فقط وبعدها فكرت" ...في كل هؤلاء الرجال المخيفين يتحسسونك |
| Bu benim şarkı yazmaya başladığım zamandı ve sonrasında onları sadece kendim için çaldım. | TED | هنا حين بدأت بتأليف الأغاني، و مع ذلك لقد عزفتها لنفسي فقط. |
| Bu duygu hiç bir yere kaybolmaz ama şimdi sadece kendim için çalıyorum. | Open Subtitles | لا تذهب لأي مكان ثاني أبدا، لذلك الآن سألعب الأغاني لنفسي فقط. |
| Dünyanın çivisi çıkmış ama ben kendimi düşünüyorum. | Open Subtitles | , هناك آشياء آخرى تحدث في العالم . و أنا صليت لنفسي فقط |
| sadece kendime pişirmeyeyim dedim. | Open Subtitles | وسوف لن أحضرها لنفسي فقط |
| Onu sadece kendime ayırıyordum. | Open Subtitles | -لقد كنت أحتفظ به لنفسي فقط |
| Güçlükle dua edebiliyorum ve dua ederken bile çok ama çok yanlış olmasına rağmen sadece kendim için dua ediyorum. | Open Subtitles | بالكاد يمكنني الصلاة .. و عندما أصلي أصلي لنفسي فقط وهذا خطاً، خطأ جسيم |
| (Gülüşmeler) Bunu sadece kendim için değil öğrencilerim içinde istedim. | TED | (ضحك) لقد أردت ذلك ليس لنفسي فقط ولكن لطلابي أيضا. |
| sadece kendim için. Odamı canlandırmak için bir şey. | Open Subtitles | لنفسي فقط ,شيء لأزيّن به غرفتي |
| Üzgünüm ama sadece kendim için 2 tane var | Open Subtitles | -آسف ، لكن أنا لديّ إثنان لنفسي فقط -ماذا... |
| Sırf kendimi düşünüyorum. | Open Subtitles | - لا شيء. أنا أبحث لنفسي فقط. |