"لن تذهب إلى" - Traduction Arabe en Turc

• gitmiyorsun
• gidemezsin
• gitmeyecek
• girmeyeceksin
• gitmeyeceksin
• gitmiyor
• a gitmeyeceksiniz
• gitmiyorsunuz
• gitmeyeceğini

Onları yakalayana kadar, hiç bir yere gitmiyorsun, anladın mı?
حتى نقبض عليهم لن تذهب إلى أي مكان،هل تفهم ذلك؟

Konuşmamız bitene kadar hiçbir yere gitmiyorsun bayım. Öyle mi?
لن تذهب إلى أي مكان يا سيد حتى ننهي حديثنا

Ahbap bu dikişi ben yaparsam bir süre hiçbir yere gidemezsin.
لن تذهب إلى أي مكان لفترة حتى لو قطبت هذا الجرح

Merak etme, annen bir yere gitmeyecek.
لا أريدك أن تقلق أمك لن تذهب إلى أي مكان

- Hapse girmeyeceksin.
أنتَ طبيب جرّاح و أنتَ لن تذهب إلى السجن

Eminimki onların yakınına bir yere gitmeyeceksin.
أنا متأكد أنك لن تذهب إلى أي مكان قريباً منهم

Otobüsler hiçbir yere gitmiyor!
استمعوا إليّ أيها الناس هذه الحافلات لن تذهب إلى أي مكان

Bağdat'a gitmeyeceksiniz.
أنت لن تذهب إلى "بغداد".

Otur ihtiyar! Hiçbir yere gitmiyorsun. Şu tabaklar için bana yardım eder misiniz Bay Crane?
إجلس أيها العجوز أنت لن تذهب إلى أي مكان

Bugün bir yere gitmiyorsun değil mi?
أنت لن تذهب إلى أي مكان الليلة، أليس كذلك؟

Hiç bir yere gitmiyorsun. Burada bizimle evimizde kalacaksın, tamam mı?
أنت لن تذهب إلى أيّ مكان تبقى هنا في البيت معنا، اوكيه؟

Hiç bir yere gitmiyorsun. Hep beraberiz, tamam mı?
لن تذهب إلى أي مكان نحن في هذا معاً، أليس كذلك؟

- Görevliler gelene kadar hiçbir yere gitmiyorsun.
لن تذهب إلى أيّ مكان حتى تصل السلطات إلى هنا

Bugünden itibaren bir daha işe gitmiyorsun.
لن تذهب إلى عملك اليوم ولا حتى أي يوم آخر

Eğlence alanına bu şekilde gidemezsin, dedim.
قلت .. إنك لن تذهب إلى .منطقة الإستجمام هكذا

Kendini öldürürsen cennete gidemezsin.
إن انتحـرت، لن تذهب إلى الجنة، أليس كذلك؟

Eğer paran yoksa hiç bir yere gidemezsin.
لن تذهب إلى أي مكان مالم يكن معك 1.10دولار

Bu taşıdıkları eve gitmeyecek.
هذه الأشياء التي لن تذهب إلى المنبى الحجري

Şükran Günü tatilinin burada ne kadar eğlenceli geçtiğini ona hatırlattığımda hiçbir yere gitmeyecek.
مرة واحدة ساذكرها مقدار متعة عطلة عيد الشكر نهاية الأسبوع هنا انها لن تذهب إلى أي مكان

Hapse girmeyeceksin, değil mi?
أنت لن تذهب إلى السجن، أليس كذلك؟

O zaman söyle, asla beni bırakıp başka bir yere gitmeyeceksin.
قلها اذا، أنت لن تذهب إلى أيّ مكان وتتركنى وراءك

Artık bu Külkedisi'nin babası var, hiçbir yere gitmiyor.
سندريلا حصلت على والدها الآن إنها لن تختفى و لن تذهب إلى أى مكان بعد الآن

Sonuç olarak, yakıIdığınız sürece hiçbir yere gitmiyorsunuz.
خلاصة الامر طوال وقت طردك لن تذهب إلى اي مكان

Babana oraya gitmeyeceğini söyledin.
لقد وعدت والدك للتو أنك لن تذهب إلى هناك