O yüzden bu konuşmayı sadece aramızda tutmalıyız. | Open Subtitles | لهذا يجب ان نبقي هذه المحادثة بيننا بشكل صارم |
Ama bu mümkün değil. O yüzden ikinizi de kovmak zorundayım. | Open Subtitles | لهذا يجب ان افصلكم انتم الاثنين |
O yüzden fotoğrafları Garcia'ya göndermeliyiz. | Open Subtitles | لهذا يجب ان نوصل هذه الصور لغارسيا |
İşte bu yüzden filmin çıkmadan bir sonraki projeni bağlarsın. | Open Subtitles | لهذا يجب ان نحجز العمل القادم قبل ان يعرض الفيلم |
Öyleyiz, tam da bu yüzden o tabloyu bana satacaksın. | Open Subtitles | نحن كذلك بالفعل و لهذا يجب ان تبيعينى تلك اللوحة |
O yüzden kurbanlara yoğunlaşmalıyız. | Open Subtitles | لهذا يجب ان نركز على هؤلاء الضحايا |
O yüzden düşman yakınındayken saldırya geçmelisin! | Open Subtitles | لهذا يجب ان تضرب العدو فى المجال الخالى ! |
O yüzden bir an önce iyileş. | Open Subtitles | لهذا يجب ان تتحسن قريبا |
İşte bu yüzden kendi çişini içmemelisin. | Open Subtitles | لهذا يجب ان لا تشربوا من بولَكمَ الخاصَ. |
Merminin 6 ile 10 saniye arasında bir uçuş süresi var, bu yüzden tam olarak hedefin duracağı yere ateş etmelisiniz. | Open Subtitles | تستغرق الطلقه من سته الي عشر ثواني لتقطع تلك المسافه و لهذا يجب ان تطلق النار علي المكان الذي سيتواجد به الهدف |
Tatlım, işte bu yüzden özel günlerimizi ben planlamalıyım. | Open Subtitles | حبيبي، لهذا يجب ان اخطط لمناسباتنا الخاصة |
Gördün mü? İşte bu yüzden anlatmalıyız. Birbirimize hayatımız boyunca yediğimiz tüm bokları anlatmalıyız. | Open Subtitles | حسناً ، أتري ، لهذا يجب ان نتحدث ، وأن نخبر بعضنا بالأفعال الشنيعة التي فعلناها |
Evet, zaten bu yüzden onu ikna etmelisiniz. | Open Subtitles | نعم ، لهذا يجب ان تجعلوه يقبلها ضمن المجموعة |