Bu yüzden eve getirdiğin tiplere dikkat etmelisin, canım. | Open Subtitles | و لهذا يجب علينا الحذر فى الشخصيات التى نجلبها للبيت, عزيزتى |
İşte Bu yüzden birlikte olmalıyız. | Open Subtitles | هل ترين ذلك ؟ لهذا يجب علينا أن نكون معاً |
Burada neden bulunduğumuza ilişkin bilimsel bir kavrayışa sahibiz, Bu yüzden yaşama, bizler kendi anlamımızı katmak zorundayız. | Open Subtitles | لدينا فهم علمي حول لماذا نحن هنا و لهذا يجب علينا أن نصنع معني الحياة الخاص بنا |
Benim de okuyacak kağıtlarım var Bu yüzden gitmeliyiz. | Open Subtitles | يجب علي تقييم بعض الأوراق لهذا يجب علينا الذهاب |
Bu yüzden Tonya ortalıkta erkek arkadaşım var, diyerek gezemez. | Open Subtitles | (لهذا يجب علينا ردع (تونيا عن فكرة حصولها على رفيق |
Bu yüzden kim kazanırsa kazansın paranın Greendale'e gideceği konusunda uzlaşmalıyız. | Open Subtitles | لهذا يجب علينا أن نتفق الأن بأنه يجب على من يفوز "أن يعطي المال لـ "جريندييل |
Bu yüzden yüzde 110 oranında emin olmalıyız. | Open Subtitles | " %لهذا يجب علينا بأن نكون متأكدين بنسبة " 110 |
İşte Bu yüzden cenneti kapatmalıyız. | Open Subtitles | لهذا يجب علينا إغلاق أبواب السماء |
Bu yüzden düşünmemiz lazım, düşünmemiz. | Open Subtitles | لهذا يجب علينا التفكير، التفكير. |
Asıl Bu yüzden bir şeyler yapmalıyız. | Open Subtitles | لهذا يجب علينا أن نفعل شيئا |
Kulaklıklar ve cep telefonları burada çekmez Bu yüzden Nate'i sabit hattan aramamız gerek. | Open Subtitles | الكومبيوترات و الهواتف لا تعمل هنا لهذا يجب علينا ان نكلّم (نايت) من خط أرضي |
İşte Bu yüzden gitmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | لهذا يجب علينا الرحيل |
Bu yüzden onu durdurmalıyız. | Open Subtitles | لهذا يجب علينا أن نوقفه. |
İşte tam da Bu yüzden Mariga'nın ifadesini mahvetmek için plana bağlı kalmalıyız. | Open Subtitles | لهذا يجب علينا الإلتزام بالخطة لتخريب شهادة (ماريقا) |
Bu yüzden B-3 bombardıman uçağını seferber etmeliyiz. | Open Subtitles | (B-3) لهذا يجب علينا التعامل مع موضوع |
Bu yüzden durdurmalıyız işte! | Open Subtitles | لهذا يجب علينا إيقافه . |