Bu Hiç iyi bir fikir değil. Bilmediğin şeyler var. | Open Subtitles | هذه ليست فكرة جيدة هنالك شيئاً لا تـعرفه |
Sen şu anda aşırı derece incinebilir durumdasın, ve ben programların içinde şunu öğrenecek kadar kaldım bu Hiç iyi bir fikir değil | Open Subtitles | أنت ضعيف للغاية في الوقت الراهن، ولقد كنت جزءا من برنامج فترة كافية لمعرفة أن هذه ليست فكرة جيدة. |
- Beni durdurmaya çalışma şekli. - Devam etmek iyi fikir değil. | Open Subtitles | ـ إنها طريقته لمحاولة إيقافي ـ ليست فكرة جيدة لتستمر |
Hayır, Bu iyi bir fikir değil. Ya birisi seni görürse? | Open Subtitles | لا، هذه ليست فكرة جيدة ماذا لو أن شخص ما رآك؟ |
Buralarda dolaşan tipleri dikkate alırsan, bu pek iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | ومع بعض هولاء الملاعين السكرنيين الشهوانيين الذين يعبثون فى الجوار فهذه ليست فكرة جيدة أردت فقط أخباركِ |
Belki şimdi öküzlük yapmak senin için iyi bir fikir değildir. | Open Subtitles | حسنًا , ربما إنها ليست فكرة جيدة لِوَجهك لِتَبدُو أَخرقًا الآن. |
Ama meseleyi telefonda konuşmanın iyi bir fikir olmadığını söyledi. | Open Subtitles | لكنها قالت انها ليست فكرة جيدة لمناقشة ذلك هاتفياً |
Belki de ait olmadığınız yerlerde dolaşmak pek de iyi bir fikir değildi. | Open Subtitles | محتمل أنها ليست فكرة جيدة أن تتجولى فى مكان لا تنتمين اليه |
Hiç de kötü görünmüyor. - Hayır, Hiç iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | لا يبدو هذا سيئاً للغاية - إنها ليست فكرة جيدة - |
Dersi asmak Hiç iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | متهرب من الصف إنها ليست فكرة جيدة |
Hiç iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | ليست فكرة جيدة. |
Lanet olsun. Hiç iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | تلك ليست فكرة جيدة |
Kim olduğumu söylemek iyi fikir değil. Gizlemeliyiz. | Open Subtitles | ليست فكرة جيدة أن تخبرهم من أكون علينا أن نبقى ذلك سرا |
Kim olduğumu söylemek iyi fikir değil. Gizlemeliyiz. | Open Subtitles | ليست فكرة جيدة أن تخبرهم من أكون علينا أن نبقى ذلك سرا |
Bara gitme. Onu bilirim. Bu iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | لا تذهب للبار، أنا أعرفه هذه ليست فكرة جيدة |
Bu iyi bir fikir değil. Bu bir önceki şarkıcının işten atılma nedeni. | Open Subtitles | هذه ليست فكرة جيدة لهذا السبب طُرد المغني الأخير |
Bu şartlar altında pek iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | انها فالواقع ليست فكرة جيدة في ظل هذه الظروف |
Belki pek iyi bir fikir değil ama burada oturmaktan bıktım. | Open Subtitles | ، رُبما ليست فكرة جيدة لكني سئمت من الجلوس هُنا |
Belki de at sırtında durmak iyi bir fikir değildir, Lordum. | Open Subtitles | ربما جولة على الخيل ليست فكرة جيدة, مولاى |
- Bak ne diyeceğim dostum, boş bir kafayla içki içmek iyi bir fikir değildir, tamam mı? | Open Subtitles | ليست فكرة جيدة أن تشرب وتقوم بالسخرية من الأخرين، اليس كذلك؟ |
Asetilen meşaleli birine, sinsice yaklaşmanın, pek iyi bir fikir olmadığını bilmiyor musun? | Open Subtitles | ليست فكرة جيدة أن تقترب خلسة من شخص يحمل مصباح أسيتيلين |
Bunu iki yönden de tecrübe etmiş birisi olarak sana iyi bir fikir olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | ليز ,لا لقد كنت في مكان الإثنين إنها ليست فكرة جيدة |
İyi bir fikir değildi ve artık kurallarınızı çiğnemeyi bırakalım, olur mu? | Open Subtitles | إنها ليست فكرة جيدة, لذا دعنا... نتوقف عن المراوغة بخصوص سياستك, حسناً؟ |
Sayın yargıç, bu hiç de iyi bir fikir değil ! | Open Subtitles | سيدى القاضى ، هذه ليست فكرة جيدة |