"ليس بعيد" - Traduction Arabe en Turc

    • uzak değil
        
    • Uzakta değil
        
    • günü değil
        
    • dışında değil
        
    • uzak olmayan
        
    • Çok uzaktan değil
        
    Buradan çıktıktan sonra başka bir yerde daha çalışıyorum ama fazla uzak değil. Open Subtitles فلدى عمل يجب أن أذهب إليه مباشرة بعد أن أنهى العمل هنا وهو ليس بعيد عن هنا
    Belki de beni evime götürerek bir iyilik yapabilirsin. uzak değil, ama gece tek başıma yürümek istemiyorum. Open Subtitles إنه ليس بعيد ولكني لا أريد المشي وحدي الليلة
    Buradan pek Uzakta değil, isterseniz sizi bırakabilirim. Open Subtitles طالما إنه ليس بعيد جدّاً يمكنني منحكِ توصيلة
    Uzakta değil. Open Subtitles لا يجب عليك أن تذهب لمنزلك بسببي أنه ليس بعيد
    Doğum günü değil, yıl dönümü de değil. Open Subtitles ليس بعيد ميلاد، ولا ذكرى سنوية.
    Bu bilimin kabul edilir sınırlarının çok da dışında değil. Open Subtitles في الواقع هذا ليس بعيد المنال في عالم يقبل العلوم
    Kesiği kapatmak için kan hücrelerini yönlendirmek yaptığın şeyden çok da uzak değil. Open Subtitles . . التلاعب بخلايا الدم لعلاج جرح ما هذا ليس بعيد عن مايمكنك فعله
    Adres buraya çok uzak değil. Geliyor musun, gelmiyor musun? Open Subtitles هذا العنوان ليس بعيد عن هنا، هل ستأتي معي أو لا؟
    - uzak değil. Open Subtitles أنه ليس بعيد حسناً، حسناً، لنذهب ونفوز بالمنزل
    Buradan uzak değil, oraya gidebiliriz. Open Subtitles ،إنه ليس بعيد من هنا يمكن أن نذهب إلى هناك
    Evet. Odessa, Teksas. Çok uzak değil. Open Subtitles حسن, أوديسا.تكساس هذا ليس بعيد
    Doğru, çok uzak değil ama, ama uzak. Open Subtitles صحيح , ليس بعيد , لكن... لكن , لكن ... بعيد.
    Şey ah, e, evim buradan pek Uzakta değil. Open Subtitles في الحقيقة، مسكني ليس بعيد عن هنا
    Ben bunu takip edeceğim. Uzakta değil. Open Subtitles أنا سآخذ هذا الأتجاه هو ليس بعيد
    Yürüyeceğiz, çok Uzakta değil. Open Subtitles حسناً ، لنتماشى ، المكان ليس بعيد
    Çizgi roman dükkanı pek Uzakta değil. Open Subtitles متجر القصص المصورة ليس بعيد عن هنا
    Doğum günü değil, yıl dönümü değil. Open Subtitles ليس بعيد ميلاد، ولا ذكرى سنوية.
    Sen neden söz ediyorsun? Kimsenin doğum günü değil. Open Subtitles هذا ليس بعيد ميلاد أحد.
    Uzmanlık alanımın dışında değil. Open Subtitles انه ليس بعيد عن منالى
    Şu andan çok uzak olmayan bir gelecek düşünüyorum -- annem bilgisayarına gidiyor, internet tarayıcısını açıyor ve küçük bir robota bağlanıyor. TED هكذا انا اتخيل في زمن ليس بعيد جدا من الان تستطيع امي الذهاب الى حاسوبها تفتح متصفح وتدخل الى روبوت صغير
    - Çok uzaktan değil. Open Subtitles ليس بعيد.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus